Mübarek geceler bazılarının iddia ettiği gibi bid’at değildir. Bir kısım geceler zaten peygamberimizin bildirdiği ve ayetlerle sabit olan gecelerdir. Kadir gecesi ve Beraat gecesi gibi. Ayet ve hadislerle sabit olmayan gecelerde ise dua etmenin, istiğfar etmenin, Kur’an okumanın bid’at olduğunu söylemek abesle iştigaldir.

İbadete, Allah’ı anmaya, Kur’an okumaya, istiğfar ve duaya vesile olan hiçbir geceye bid’attır denmez. Bunlar dinimizin özü, esası olan şeylerdir. Her sözün kulağa girip kalbe yerleşmesine müsaade etmemek gerekir.

Örneğin Berat gecesi hadislerde fazileti zikredilen bir gecedir. Peygamber (s.a.v) bu geceyi ihya etmiş ve bu gecenin önemine dikkat çekmiştir. Bu konuyla ilgili bazı hadisleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Şaban ayının 15’inci gecesi Berat kandilidir. Resûlullah (s.a.v.) buyurdular:

"Şaban ayının onbeşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ (Keyfiyeti bizce meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir bela ile) mübtela olan yok mu, ona kurtuluş vereyim. Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur.” (İbni Mâce, İkame, 191.)

Hz. Âişe (r.a.) şöyle buyurmuştur:

"Bu gece (Şaban'ın onbeşinci gecesi) Hz. Peygamber’i (odanın içinde) aramaya başlamıştım ki (O’nu) başını secdeden kaldırırken buldum. Buyurdu ki: “Ey Aişe, Allah ve Rasulü’nün seni korkutmasından mı korktun? dedim. Hz. Aişe validemiz “Diğer hanımlarından birinin yanına gittiğini zannettim” dedi. Peygamberimiz buyurdu ki Allah Teâlâ Şabanın 15.gecesinde (bu gecede) dünya semasına iner, Ben-i Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları bağışlar." Buyurdu. ( 5-6 İbni Mâce, İkame, 191.)

Bu Gece Af Dışı Kalanlar kimlerdir?

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bu gecede af dışı kalanları şu hadisleri ile bildirmektedir:

"Muhakkak ki, Allah Azze ve Celle Şâban'ın on beşinci gecesinde rahmetiyle yetişip her şeyi kuşatır. Bütün mahlukatına mağfiret eder. Yalnızca müşrikler ve kalbleri düşmanlık hissiyle dolu olup insanlarla zıtlaşmaktan başka bir şey düşünmeyenler müstesna."

(İbni Mâce, İkame, 191.)

"Allah Teâlâ Şâban'ın on beşinci gecesi tecelli eder ve ana-babasına asi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında kalan bütün kullarını bağışlar."

(İbni Mace, İkame, 191; Tirmizî, Savm, 38.)

1.Hadislerden anladığımız kadarıyla bu gece ibadet edilmeli. Kaza namazları kılınabilir. Kaza namazı yoksa nafile namaz kılınabilir. Kuran okumak, tefekkür etmek de ibadettir.

2. İstiğfar etmeli. İnsan hatadan hali değil. Tövbe ve istiğfar insanın günahlara olan meylini kırar onu iyiliğe yönlendirir. Günahından samimi olarak tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir.

3. Rızık duası etmek. “Allah’ım sen Rezzak ve rahmansın hayırlı helal rızıklar nasip eyle” diye yalvarabiliriz.

4. Bela ve musibetlerden kurtulma duası etmek “Ya Şafii Maddi ve manevi hastalıklarımıza şifalar ver” diye dua edebiliriz.

Ayrıca Hz. Eyyüb ve Yunus peygamberlerin tecrübe edilmiş ve makbul olan dualarıyla şifa ve kurtuluş duaları edebiliriz.

Eyyüb Peygamberin duası:

اَنّٖي مَسَّنِيَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِمٖينَۚ

“Şüphesiz ki ben derde uğradım(hastalık geldi), sen ise merhametlilerin en merhametlisisin”

(Enbiya Suresi, 83)

Yunus Peygamberin duası:

لَٓا اِلٰهَ اِلَّٓا اَنْتَ سُبْحَانَكَۗ اِنّ۪ي كُنْتُ مِنَ الظَّالِم۪ينَۚ

Sen’den başka hiçbir ilâh yoktur. Sen’i tenzîh ederim. Gerçekten ben, zâlimlerden oldum!»”

(el-Enbiyâ, 87)

İçimizden geldiği gibi de dua edebiliriz. Dualarımızda Allah’ın konuyla ilgili isimlerini zikretmeyi de unutmayalım.