Muharrem İnce “Said Nursi haindir” iddiasında bulunmuş. Bu ülkede yaşayan bir siyasetçi, üstelik de cumhurbaşkanı adayı olmuş bir siyasetçi Said Nursi’ye nasıl hain der?

Bu bir akıl tutulması. Beyin travması geçirmeyen, aklını oynatmayan birisi nasıl böyle asılsız ve mesnetsiz bir iddiada bulunur?

Ne yapmış Said Nursi? Van’da talebelerine ilim öğretirken 1. Dünya Savaşı patlak verince Kafkas Cephesinde gönüllü alay kumandanı olarak Ruslara karşı savaştığı için mi hain? İkinci Meşrutiyetin ilanından sonra istibdadın kötülüğünü, hürriyet-i şeriyyenin güzelliğini anlattığı ve insanları ikna etmeye çalıştığı için mi hain?

Ruslara esir düşüp Kosturma’ya götürüldüğü, Rus Kumandanın karşısında ayağa kalkmayıp idama mahkum edildiği için mi hain?

Said Nursi, Cumhuriyet ilan edildiği zaman “Ben dindar bir cumhuriyetçiyim” deyip cumhuriyet sisteminin İslam’a ters düşmediğini söylediği için mi hain?

Ya da Cumhuriyetin ilk yıllarında dine karşı savaş başlatan idarecilere karşı çıkmayı, isyan etmeyi teklif edenlerin tekliflerini kabul etmeyerek bu ülkede kan dökülmesini önlediği için mi hain?

Ömrü sürgünlerde ve hapishanelerde geçtiği halde, yüzbinlerce talebesine “asayişi korumaya yardım etmek gerekir, müspet hareket etmeliyiz” diyerek çok büyük karışıklıkların önüne geçtiği için mi hain?

Niçin hain Said Nursi?

Dinsizliği yaymak isteyenlere karşı, bu vatan gençlerinin imanlarını ve dinlerini korumak için hayatını ortaya koyduğu için mi hain?

Devletin teklif ettiği maaşları bile reddetmiş, kendini sadece iman hakikatlerine vakfetmiş bir alim nasıl hain olabilir?

Said Nursi’ye hain diyen kimse acaba bütün bunları biliyor mu? Onu kendi eserlerinden tanımak için bir girişimde bulunmuş mu?

Yoksa tarihi geçmiş, miadı dolmuş uydurma mit raporlarından derlenmiş iftiralarla dolu sözüm ona belgeleri mi kendine esas almış?

Senin hain dediğin Said Nursi hakkında Merhum Cemil Meriç bak ne diyor:

“Said Nursî'nin yapmak istediği; kalabalığı şuurlandırmak, ona kendi benliğini ve tarihini hatırlatmak, bugünü düne bağlamak ve "i̇man anarşisi"ne son vermektir.”

“Said Nursî bir havaridir. Bir mücahittir. Bir dünya görüşünün yayıcısıdır. Bu dünya görüşüne katılsın katılmasın, her namuslu insanın vazifesi; bu toprağın bağrından fışkıran salâbet, metanet, ciddiyet ve samimiyetini asırların imtihanlarından geçerek ispat etmiş bulunan İslâmî düşünceleri tamim ve neşir etmektir. Kanaatlerinden emin olanlar başka kanaatlerden nasıl endişe edebilirler? Hristiyanları aslanlara parçalatmak, Roma'nın ne işine yaradı? Zulüm her samimi düşünceyi kanatlandırır. Said Nursî'den niçin korktular? Işığa çıkan her düşünce, eğer isabetsizse, başka bir düşünce ile cerh edilir. Tenkidin, yerini cebre terk etmesi, aczimizin inkâr kabul etmez bürhanı olur.”

Muharrem İnce ve onun gibi düşünenlerin taptıkları bir putları var. Yani, millete giydirilmeye çalışılan deli gömleği. Onlara göre bu deli gömleğini reddedenler, sevmeyenler ve istemeyenler hain. Ne kadar büyük bir saçmalık. Köhnemiş ve can çekişen bir ideoloji uğruna büyük vatan sevdalısı bir zata nasıl hain dersiniz?

Muharrem İnce’nin, yazdığı Risale-i Nur eserlerinin milyonlarca takipçisi ve talebesi bulunan Said Nursi hakkında kullandığı bu sözü geri almasını bekliyoruz.