İslam ülkeleri İsrail’in Gazze’ye saldırılarını nasıl durdurabilir?

İslam ülkeleri neden sessiz? Gazze’de Müslüman kardeşlerimiz, çocuk, kadın, hasta demeden katliama maruz kalıyor. İsrail savaş hukukuna riayet eden bir devlet gibi değil terörist bir örgüt davranıyor. İsrail devleti insanlık suçu işliyor. Savaş suçu işliyor. Neden böyle bir katliama girişiyor? Siyonizmin hedefi olan ‘Büyük İsrail’i gerçekleştirmek için. Kimden destek alıyor? Avrupa ve Amerika’dan. Askeri ve ekonomik olarak İsrail’e destek oluyorlar.

Müslüman ülkeler ne yapıyor? Askeri olarak bir şey yapamıyorlar. Çünkü güçlerini birleştiremediler. Halife gibi birleştirici bir güçten mahrum olan İslam ülkeleri imamesi dağılmış tespih gibi. Dağınık olan İslam ülkelerinin başına her türlü bela ve musibet gelebilir.

Şimdi İsrail Avrupa ve Amerika’nın desteğiyle zulümde sınır tanımıyor. Buna karşı İslam ülkelerinin askeri seçeneğin dışında hiç mi güçleri yok?

Tabii ki var. Hem de çok büyük bir güç. Ekonomik güç. Haber 7 sitesinde yer alan bir habere bakalım:

“Türkiye'nin soykırımcı İsrail ile enerji anlaşmalarını askıya almasından sonra gözler Körfez'e çevrildi. ABD ve Avrupa'da 3 trilyon dolarlık yatırımı bulunan Körfez ülkeleri, bir hamleyle savaşın tüm seyrini değiştirebilecek güce sahip.

Başta Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere körfez sermayesinin, Filistinlilere yönelik katliamlara açıkça destek verip İsrail ordusuna askeri ve lojistik imkanlar sağlayan ABD ve Avrupa ülkelerinde 3 trilyon dolarlık yatırımı bulunuyor.

Dünyanın en büyük fonlarını elinde bulunduran Körfez ülkelerinin bu yatırımların 2 trilyon doları doğrudan, 1 trilyon doları da sıcak para ve devlet tahvillerinden oluşuyor.”

Demek ki ellerinde büyük bir güç var. Bakın Kral Faysal 1973 yılında İsrail’in mağlup olmasını nasıl sağlamıştı.

“Ekim 1973’te, Mısır-Suriye-İsrail savaşı sırasında İsrail, tarihinde ilk olarak yenilgiye uğradı, Sina yarımadası İsrail işgalinden kurtarılmıştı.

ABD ve Batılı ülkelerin yine İsrail'in yanında yer aldığı dönemde Kral Faysal “Biz ve atalarımız hurma ve deve sütüyle yaşadık; yine öyle yaşayacağız” diyerek Batı ülkelerine petrol ve gaz akışını durdurmuştu.

Enerji krizi nedeniyle savaş kısa sürede bitmişti.”

Bugün de petrol sevkiyatı durdurulabilir. Yatırımlar askıya alınabilir. Ama Kral Faysal gibi hurma ve deve sütüyle beslenmeyi göze alacak liderle olur bu. Ümidimiz körfez ülkelerinin bu ekonomik gücü bir an önce kullanmaları.