Hüsniye Ünal
Ölüm...
Kulağa çok soğuk gelen bir kelime, değil mi?
Soğuk geliyor, ruha ürperti veriyor.
Çünkü;
İnsanoğlu her ne kadar fanî olduğunu bilse de ölümü uzak görür, kendini hiç ölmeyecek zanneder. Ölüm denince aklına hep başkaları gelir, kendisine hiç yakıştırmaz.
Bediüzzaman Hazretleri bu zannı "tevehhüm-ü ebediyyet" olarak adlandırmıştır.
Bir de "tul-i emel" denilen uzun emel sahibi olma, belki de erişemeyeceği istikbale ait planlar yapma durumu var.
Bu iki kavram da Müslümanı en fazla yanıltan ve gaflete düşmesine sebep olan vartalardır.
Dünyada ebedî kalacak gibi yaşayan, ileriye dönük hayaller kuran, mal-mülk edinme gayreti ile gecesini gündüzüne katan,hesap gününe hazırlık noktasında ihmalkâr ve yetersiz olan insanoğlu için ölüm korkunçtur.
Böyle düşününce elbette nefsin hoşuna gitmez.
Ölüm kelimesinin insana soğuk gelmesinin sebebi işte bu tevehhüm-ü ebediyyet ve tul-i emeldir.
Çünkü ölüm ehl-i gaflet için hayallerin yıkılması, planların suya düşmesi, meftun ve müştak olduğu dünyaya doyamamak, heveslerinin kursağında kalmasıdır.
Oysa iman nazarıyla bakıldığında ölüm, mü'min için munis bir dosttur ve farklı bir boyutu vardır.
Sevdiklerini ahirete uğurlamış ,onların hasretiyle, hatıralarıyla kalbi daima hüzün dolu bir mü'minin dünya muhabbeti azalır, ölüm arzusu çoğalır. Çünkü onun için ölüm sevdiklerine kavuşmaktır,vuslattır.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri Mektubat - Yirminci Mektup'ta ölümü şöyle anlatmıştır :
"Sizlere müjde! Mevt idam değil, hiçlik değil, fena değil, inkıraz değil, sönmek değil, firak-ı ebedî değil, adem değil, tesadüf değil, fâilsiz bir in'idam değil. Belki bir Fâil-i Hakîm-i Rahîm tarafından bir terhistir, bir tebdil-i mekândır. Saadet-i Ebediye tarafına, vatan-ı aslîlerine bir sevkiyattır.???? Yüzde doksan dokuz ahbabın mecmaı olan âlem-i berzaha bir visal kapısıdır."
????
Yani :" Ölüm, başta Habibullah Sallallahu aleyhi ve sellem olmak üzere yüzde doksan dokuz sevdiklerimizin toplandığı kabir alemine varış kapısıdır" diyor.
Bu, hakikaten ruha sürûr veren büyük bir müjde.
Bu müjdeye muhatap olan imanlı bir insan, ölümden değil korkmak, bil'akis ölüme iştiyak bile duymaz mı?
Necip Fazıl'ın dediği gibi :
"Ölüm güzel şey.
Budur perde ardından haber.
Hiç güzel olmasaydı,
Ölür müydü Peygamber?"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.