Yeşil ilk planda tabiatı ve saflığı akla getirir. Yeşil renk insana güven ve huzur veren bir renktir. Sıkıldığımız zaman veya gözlerimiz yorulduğunda yeşillikler bakmanın çok iyi geldiğini biliyoruz. Yeşil renk aynı zamanda İslam’ı karakterize eden bir renk olarak da bilinmektedir. Bunun sebebi ise ravza-i mutahhara’nın kubbesinin renginin yeşil olmasıdır.

Son yıllarda yeşil sıfatının enerjiyle anıldığını görmekteyiz. “Yeşil enerji” tabiri sık olarak medyada yer almaktadır. Enerjinin de yeşili mi oluyormuş? diye düşünenlerimiz olmuştur. Yeşil enerjiyi saf enerji ve atığı olmayan enerji olarak tanımlayabiliriz.

Yeşil enerji, son zamanlarda medyada yaygın olarak kullanılan manasıyla, yenilenebilir veya tükenmeyen enerjidir. Yeşil enerji türleri arasında güneş, rüzgâr ve hidroelektrik enerji başta gelmektedir. Yeşil enerji insanlığın umudunu yeşerten, iklim krizinden çıkabilmesi için umut bağladığı enerjidir. Yeşil enerji kullandıkça tükenmeyen, tabiatı kirletmeyen ve atmosfere sera gazları salmayan enerjidir. Kısacası kıyametin kopmasına çare olarak görülen enerjidir.

“Süleyman’ın emrine de fırtına şeklinde esen rüzgârı boyun eğdirdik. Onun isteğine göre, insanlar için feyiz ve bereketlerle donattığımız topraklara doğru akıp giderdi. Her şeyin gerçek mâhiyetini biz bilmekteyiz.”
Enbiyâ / 81. Ayet.

Yeşil Hidrojen de son zamanlarda kullanılmaya başlanan bir diğer tabirdir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kesikli olması dolayısıyla dünyanın enerji ihtiyacını karşılaması mümkün değildir. Dolayısıyla, enerji açığının hidrojen ile kapatılması planlanmaktadır. Ancak bilindiği üzere hidrojen tabiatta serbest olarak bulunmamaktadır. En kolay üretilme metodu ise elektrolizdir. Genel olarak suyun elektrolizi ile üretilmektedir. Bu metot ile hidrojen üretimi için ise elektrik enerjisine ihtiyaç bulunmaktadır. Yani yine başa dönmüş oluyoruz. Yumurta tavuk hikâyesi… Buna çare olarak da yeşil hidrojen gösterilmektedir. Yani başta güneş ve rüzgâr olmak üzere hidrojen üretimi için gerekli olan elektriğin üretimi, tükenmeyen enerji kaynakları ile yapılabilir. İşte bu şekilde üretilen hidrojen yeşil hidrojen olarak isimlendirilmektedir. Güneş enerjisinin çok bol olduğu yaz aylarında güneş enerjisi ile üretilecek olan elektrik ve buna bağlı olarak hidrojeni depolayarak enerji sorunun çözümü planlanmaktadır. Ancak, öngörülen bu çözümün de önemli bir problemi var… O da hidrojenin depolanması. Gaz olarak depolamak çok büyük hacimler gerektiriyor, sıvı olarak depolamak için ise önemli miktarda elektrik enerjisine ihtiyaç bulunmaktadır. Bu problemin çözümü için çok büyük ar-ge çalışmaları günümüzde devam ediyor. Rabbimiz ilham ederse olur inşallah…

“Demek, şu meşhud saltanat-ı insaniyet ve terakkiyât-ı beşeriye ve kemâlât-ı medeniyet, celb ile değil, galebe ile değil, cidal ile değil, belki ona onun zaafı için teshir edilmiş, onun aczi için ona muavenet edilmiş, onun fakrı için ona ihsan edilmiş, onun cehli için ona ilham edilmiş, onun ihtiyacı için ona ikram edilmiş. Ve o saltanatın sebebi, kuvvet ve iktidar-ı ilmî değil, belki şefkat ve re'fet-i Rabbâniye ve rahmet ve hikmet-i İlâhiyedir ki, eşyayı ona teshir etmiştir.”
Sözler, 23. Söz.

Dünya enerji krizine ve küresel ısınmaya çare aramaya devam ediyor. Bunun için yapılan çalışmalardan birisi de yapay güneş kurup ısı ve dolayısıyla da elektrik enerjisi üretmektir. Milyonlarca yıldır güneşin ürettiği enerji dünyanın ısı ve ışık ihtiyacını karşılamaktadır. Tükenmeyen bu enerji türüne insanoğlu gözünü dikmiş durumda. NASA’nın Güneş’in dış halesini gözlemlemesi için 2018 yılında uzaya fırlattığı Parker Güneş Sondası, kısa bir süre önce Güneş’in dış katmanına dokunmayı başardı. Bu uzay aracı ile güneş hakkında önemli yeni bilgiler elde edildiği ifade edilmektedir. Güneşin enerji üretim mekanizması olan, nükleer füzyon enerjisi ile enerji üretimi için çalışmalar ise son hızla devam etmektedir. Plazma adı verilen milyonlar derecelerde iki hidrojen atomunun bir helyum atomuna dönüşmesi şeklinde tanımlanan nükleer füzyon ile çok büyük miktarda enerji ortaya çıktığı biliniyor. Dünya bu enerjinin peşinde. Böyle bir füzyon reaktörünün, elektrik santrali boyutunda, gerçekleşmesi durumunda dünyada enerji problemi kalmayacaktır.

Bu konuda laboratuvar ölçekli yapılan çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Çin'in “Hefei” kentinde yer alan ve 'yapay güneş' olarak anılan nükleer füzyon reaktörü, 70 milyon derecede 17 dakikadan fazla çalıştıktan sonra yeni bir dünya rekoru kırmıştır. İngiltere'de ise bir özel firma aynı teknolojiyi geliştirmek için zamana karşı yarışmaktadır. Oxford kenti yakınlarındaki “Tokamak Energy” adlı firma geliştirdiği nükleer reaktöründeki sıcaklığı 50 milyon dereceye kadar yükseltebilmektedir. Bu sıcaklık Güneş'in merkezindeki sıcaklığın tam iki katına eşit bir sıcaklıktır.

«O gökler içinde ayı yansıyan bir nûr, güneşi de bir ışık kaynağı yapmış.»
Nuh / 16. Ayet

Son 1973 enerji krizi enerji ile ilgili çok önemli gelişmeleri tetiklemiştir. Bu enerji krizinin de, enerji ile ilgili çok önemli gelişmelerin başlangıcı olacağını söyleyebiliriz.