Savaş mı, Barış mı?

İslam dininin amacı insanların öldürülmesi değil, yaşatılmasıdır. Çünkü yaşayan insanlara iyilik yapılabilir, İslam dini en güzel şekilde tebliğ edilebilir. Yaşayan insanın iman etme ve ebedi cehennemden kurtulma ihtimali vardır. Bu yüzden Kur’an barışı her zaman öncelemiştir. Nitekim Enfal suresindeki bir ayette şöyle buyrulmaktadır:

Eğer onlar barışa yanaşırlarsa sen de ona yanaş ve Allah’a tevekkül et, çünkü O, çok iyi işitir ve her şeyi pek iyi bilir.

(Enfal, 8/61)

Bir önceki ayette Cenab-ı Hak düşmana karşı kuvvet hazırlanması gerektiğini bildiriyordu. Çünkü kuvvet hazırlamak, düşmanın korkmasına sebep olur. Kuvvet hazırlamak, bir başka ülkeyi ya da toplumu ortadan kaldırmak için, öldürmek, yok etmek için değildir. Caydırıcı olmak içindir. İslamın kuvvetten anladığı şey budur. Kuvvet, gerektiği zaman kullanılır. Kuvveti kullanmayı gerekli kılan şey ise,düşmanın saldırısıdır. İslamın tebliğ edilmesine engel olunmasıdır. Bunun da amacı insanları öldürmek değildir. Müslümanlar bu yüzden askeri hareketlere fetih demişlerdir. Yani İslamın tebliğ edilmesinin önündeki engelleri kaldırmak, tebliğ kapılarını açmak… Bugün tebliğin önünde hiçbir engel kalmadığından Müslümanları böyle fetih hareketlerine girişmeleri yanlıştır. Yani bu anlamda maddi kılıçlar kınına girmiştir. Artık yapılacak şey, maddi cihad değil, manevi cihaddır. Müslümanlar İslamı yaymak için her türlü teknolojiyi kullanmak için birlikler oluşturmalıdır.

Silah kullanmanın ikinci şartı da düşmanın saldırması, sizi yok etmek istemesi, sömürgeleştirmek istemesidir. Bu durumda bütün Müslümanlar dışardan gelen saldırılara karşı koymak zorundadır. Nitekim bunun örnekleri görülmüştür. Hala bazı İslam ülkelerinde de görülmektedir.

Ancak bu ayet de gösteriyor ki, İslamın esas amacı savaş değil barıştır. Düşmanlar, bizimle barış yapmak isterlerse biz de onlarla barış yapmaya yanaşmalıyız. Çünkü İslamın amacı tevhid inancını, bu inancın gereklerini insanlara tebliğ etmektir. Bu da en güzel şekilde barış zamanlarında yapılır. Hudeybiye sulhunun, islamın yayılmasına çok büyük katkıları olmuştur. Avrupa birliğine bu gözle bakmamız mümkündür. Biz bu birlikte bir anlaşma yapıyoruz. Bu anlaşma, tehditleri ortadan kaldırıyor. Herkesin özgürce kendi değerlerini tebliğ etmesine zemin hazırlıyor. Bu yüzden dünya ülkeleriyle , komşularımızla dostluk anlaşmaları, ekonomik anlaşmalar yapmamız, tehdit ve tehlike riskini en aza indiriyor, ya da ortadan kaldırıyor.

Anlaşma yaptıktan sonra da Allah'a tevekkül etmek gerekir. Allah’a dayanmak ve üzerimize düşeni yapmak gerekir.

Barışı ön plana çıkaran bir din elbette terörizme karşıdır. Size saldırmayan insanlara saldırmak, zarar vermek islamda yoktur. Terör büyük bir cinayettir. Mecbur kalınan savaşlarda bile, sivillere, yaşlılara, kadınlara ve çocuklara zarar vermeyi İslam yasaklıyor. Nasıl olur da normal şartlarda masum insanları öldürmeyi teşvik edebilir? Bu yüzden İslam Barış ve esenlik dinidir. İnsanlığa iki dünyada da mutluluk vaat etmektedir. Kur’an ve Peygamberimizin (s.a.v) hayatı bunun en bariz örneğidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.