Serinin önceki yazıları:

İbrahim-i Çağrıya İcabet Edecek Olanlar!

İbrahim-i Çağrıya İcabet Edecek Edenler -1 Hac Notları

İbrahim-i Çağrıya İcabet Edecek Edenler -2 Hac Notları

9) ALT GRUP OLUŞTURMANIN ÖNEMİ

Hac yolculuğu için her bir kafile 50’şer kişiden 3 grup olmak üzere yaklaşık 150 kişiden bir kafile oluşuyordu.Bizim Ankara kafilemiz 33. Kafilenin 1.grubu idi.

Dolayısıyla yapacağınız ibadetler, gideceğiniz ziyaret yerleri, toplu olarak yapıldığı gibi çoğu zamanda kendi oluşturduğunuz 4-7-17 kişi olacak şekilde alt grup oluşturarak yapıyorduk. Bunun çok yararını görmüştük.

18 Haziran 2023 Pazar günü saat 22.00 gibi Cidde havaalanına inmiştik. Pasaport işlemleri otobüs ile transfer edilerek Kabe’ye 1200 metre uzaklıkta Cennetül Muallanın hemen çaprazında bulunan İhda Vessam oteline geçmemiz eşyaları yerleştirmemiz 02.00 yi bulmuştu. Saat 03.00 de ilk umre ziyareti yapılacaktı.

Yorgunluktan kafile ile ilk umre gidişini kaçırmıştık. Otelde nöbetçi din görevlisinin 5 dakika önce otobüs servisi hareket etti demesi üzerine kısa bir şaşkınlık yaşamıştık.

Görevlinin hiç otelden ayrılmayın Kabenin kapıları da siz gidinceye kadar kapanır, hac kafileniz geldikten sonra gidersiniz şeklinde önerilerini heyecandan hiç duymuyorduk bile.

Kalbimiz Kabe’ye kavuşmanın heyecanı ile atıyordu. Kısa bir süre sonra diğer servisin gelmesi, eşimin de ısrarlı telkinleri ile trnsferi yPcK OLn servise binmiştik.

Bizim ailece bindiğimizi gören diğer aile de binmişti. Artık bu aileyle tam 35 gün tabiri caiz ise hiç ayrılmadan birlikte ibadetlerimizi yapmıştık.

Kâbe’ye gittiğimizde sabah namazı vakti girmişti. Erkekler ve bayanlar ayrı ayrı yerlerde namaz kıldığınızdan ve tek yönlü yaya trafiği uygulaması olduğu için girdiğiniz bir kapıdan namaz sonrası tekrar aynı kapıya gidemiyorsunuz.

Zira çıkış ise diğer başka bir kapıdan yapılıyordu. Sabah namazı sonrası erkekler kısmında namazı eda ettikten sonra, diğer arkadaşla birlikte eşlerimizle buluşmak için bayanların olduğu kısma gittik. Bayanlar burada yoktu.

Artık başladık birbirimizi aramaya. Ara ki bulasın. Bayanlar hemen telefonla aramaya başladı. Görüşmemizde ilk günün acemiliği olsa gerek bulunduğumuz yerin coğrafi konumunu, bulunduğunuz katı bile tarif etmekte zorlanıyorduk. Uzun bir bekleyiş ve arayıştan sonra, en alt giriş kata kadar inmiştik.

Birde baktık ki eşlerimiz orada idi. Bu problemi tekrar bir daha yaşamamak için bir önlem tedbir almalıydık.

Bunun için erkekler ve bayanlar ayrı ayrı alt grup oluşturması ibadet bitişi servis ya da otelde buluşma fikri en güzel olanı idi. Biz de öyle yaptık.

Artık namazdan sonra birbirimizi aramayacağız. Servis de yada otelde buluşma yaparak vakitten kazanarak ibadete daha fazla zaman ayıracaktık.

Çünkü otelden çıkıp Kabe’ye geldiğinizde girişte bay ve bayan olarak ayırarak farklı yerlerde namaz kılmak için sizleri mecburi olarak yönlendirme yapıyorlar, aynı ortamda namaz kılmanıza müsaade etmiyorlardı.

Zira bayanların ihramı, kendi elbiseleri olduğu için onlar kendi kıyafetleri ile mataf alanına girebiliyorlardı.

Erkekler kendi kıyafetleri ile yalnızca 1. ve 2. katta tavaf yaptıklarından, tavafın tamamlanma süresi ister istemez eşinizin ki ile farklı oluyordu.

Tavaf sonrası ailenizle buluşmanız telefon iletişim olmasına rağmen zor yada güç olabiliyordu. Eşlerin uzun zaman bir birbirlerini beklemesi ise zahmetli olabiliyor, bunun en güzel çözümü; kimse kimseyi Kâbe’nin avlusunda beklemeden konakladığınız otel tavaf sonrası en güzel buluşma yeri oluyordu.

^{Foto : 10 – Alt grup’tan bazı arkadaşlarla}

10) CEBELİ NUR VE CEBELİ RAHME

20 Haziran 2023 Salı günü Kafile başkanının rehberliğinde Cebeli Nur dağının eteğine gitmiştik.

Cebel-i Nur Dağı : Mekke-i Mükerreme’nin kuzey doğusunda, Mescid-i Haram’a yaklaşık 5 km. mesafede, içinde Peygamberimiz’e ilk vahyin geldiği mağaranın da yer aldığı dağ.

Cebel-i Nur (Nur Dağı) diye anılması, insanlara en doğru yolu gösteren vahiy nurunun bu mağaraya inmesi sebebiyle bu isim olarak adlandırılıyor.

Cebel-i Nûr ve onun üzerinde bulunan Hıra mağarası da Hz. Muhammed (S.A.V)`e ilk vahiy olarak inen yerdir. Alak süresinin ilk 5 ayetinin vahyedildiği bu ayetlerde Yüce Rabbimiz "Oku, Seni Yaratan Rabbinin adıyla oku.

O, insanı alâkdan (kan pıhtısından) yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O, (insana) kalemle (yazmayı) öğretti. İnsana bilmediğini öğretti." (el-Alâk, 96/1-5) ayetleri burada inmiştir.

^{Foto : 11 – Cebeli Nur - Hira Mağarası}

Kafile başkanımız tarafından hacılar Arafat’a çıkmadan önce; Arafat-Cebeli Rahme, Müzdelife, Mina ve Cemerat’a önceden giderek mekanlar hakkında bilgi veriliyor bir nevi prova yaptırılıyordu.

Hz. Adem babamız ve Hz. Havva Annemizin buluştuğu babaocağı-ana kucağı olarak bildiğimiz, Cebeli Rahmeye gidiyoruz.

Cebel-i Rahme: Arafat Ovası'nın kuzey tarafında, halk arasında “Arafat Dağı” olarak bilinen granit taşlarından oluşmuş bir tepe.Hz. Âdem aleyhisselam'ın, yeryüzüne inişinin yüzüncü senesi, Kâbe'nin inşasını tamamladıktan sonra Havva Validemizle buluştukları mübarek mevkidir.

Evet, hac ibadetinin en önemli kısmı Arafat vakfesidir. Zira Hz. Rasülüllah “Hac Arafat’tır” diyerek bunu açıkça vurgulamıştır.(Tirmizî, Tefsîru Sûre 2/22; Ebû Dâvud, Menâsik, 68; İbn Mâce, Menâsik, 57)

İslam dünyasının hac günü Kurban Bayramı'na denk gelen 10 Zilhicce'dir. Hacı olmak için Zilhicce ayının ilk 10 günü içerisinde barındıran Kurban Bayramı öncesi arefeden başlayarak, Kurban bayramı 4. Güne kadar devam eden süre Haccın olmazsa olmazlarındandır.

Malumunuz haccın üç farzı vardır. “1) İhrama Girmek, 2) Arafat’ta vakfe durmak, 3) Ziyaret Tavafı yapmak”

Nasıl ki Cuma namazını, Bayram namazlarını her zaman değil belirli vakitlerde kılabiliyoruz. Vakti girmeyince ibadette olmuyor. İşte burada esasında vurgulamak istediğimiz haccın en önemli farzlarından olan Arafat vakfesidir.

Aslında yeryüzünde bulunan bütün Müslümanlar, Kurban bayramı öncesi Arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın 4. gününe ikindi namazına kadar devam eden teşrik tedbirleri ile Arafat’ta bulunan hacılara kalben ve zikren uyarak tabii olduğumuzu gösteriyoruz.

Toplam 23 defa “Allâhü ekber Allâhü ekber lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber Allâhü ekber ve lillâhi'l-hamd” cümlesini söyleyerek vacip olan teşrik tekbirlerini getiriyoruz.

Bediüzzaman “İşte, hacda pek kesretli Allahu ekber denilmesi şu sırdandır. Çünkü, hacc-ı şerif, bil’asale herkes için bir mertebe-i külliyede bir ubûdiyettir.

Nasıl ki bir nefer, bayram gibi bir yevm-i mahsusta, ferik dairesinde, bir ferik gibi padişahın bayramına gider ve lütfuna mazhar olur.” (Sözler,16. Sözün 4. Şuaı) şeklinde ki tespitleri ile güzel bir dil ile bunu ifade ediyor.

^{Foto : 12 – Cebeli Rahme}

Daha sonra, otelimize yürüme mesafesinde olan Cennetül Mualla’ya gidiyoruz. Hz.Rasülüllah’ın Mekke kabristanını göstererek; “Bu kabristan ne güzeldir” buyurarak, Mekke’deki bu mezarlığa da “Cennetü’l-Muallâ” denilmiştir.

İslam’ın ilk maddi kalkınmasını sağlayan, ilk mimarlarından olan ve ilk İslamı kabul eden, ilk müslüman Hz. Hatice annemiz burada metfundur.

Bunun dışında yine bu kabristanda; Peygamber Efendimiz (sav)'in Dedesi Aldülmuttalip, Amcası Ebu Talip, Oğulları Kasım ve Abdullah'ın kabirleri bulunmaktadır.

^{Foto : 13 – Cennetül Mualla}

21 Haziran 2023 Çarşamba günü saat: 17.00 gibi Kafile Başkanımız bizi son ziyaret yerimiz Mescid-i Cine götürdü. Yine otelimize yürüme mesafesinde olan Cin Mescidi, Mescid-i Haram’ın kuzeyinde ve 2 km. uzaklıkta bulunmaktadır.

Hz. Peygamber (SAV)’den Kur’ân-ı Kerim dinleyerek iman edip kendisine biat ettikleri yer olarak ifade edilen mahal yada mescid. Rivayet edildiğine göre Allah Resûlü (s.a.s.), yanına Abdullah b.Mesud (r.a.)’u alarak bu mescidin olduğu yere gelir. Bir daire çizer. Abdullah b. Mesud’dan onun dışına çıkmamasını ister. Cinler burada Allah elçisini dinlerler, ona biat ederler ve Müslüman olurlar.

^{Foto : 14 – Mescid-i Cin}