Atilla Yargıcı
Said Nursi ve Gençlerin Meslek Seçimleri
Geçenlerde arabamın bakımı için sanayiye gitmiştim. Ustayla sohbet ediyoruz:
“Artık okumak para etmiyor” diye başladı söze. Niçin diye sordum.
“Eskiden büyüklerimiz derdi ki, oku da bir öğretmen ol, bir memur ol” dedi ancak, şimdi bunun neredeyse mümkün olmadığını söyledi.
Çocuğunu okul tatillerinde oto elektrikçiye vereceğini, oto elektrikçiliğin ölmez bir meslek olduğunu dile getirdi ustamız.
Bir başka kişiyle konuştum. Çocuğunu liseden aldığını, motor ustasının yanında tamirciliğe verdiğini ifade etti.
Bir fakülte öğrencimi de kitapçıda çalışırken gördüm. İlahiyat fakültesi 3. Sınıfta ve boş zamanlarında çalışıyormuş. Tebrik ettim kendisini.
Bunlar birkaç örnek. Ama eminim ki her evde, her ailede bu konu gündeme geliyordur.
Eğitim sistemimizin ıslahına büyük ihtiyaç var. Bunu normal vatandaşlar bile fark ederken, idarecilerimizin fark etmemesi imkansız. Ama devletin bu işi karar verip düzeltmesi belki yıllar alır. Çünkü şu anda öyle bir gündem yok. Keşke olsa.
Peki ne yapmalı?
İnsanlar geçimlerini sağlayabilecekleri tabii alanlara yöneltilmeli. Ne mi demek istiyorum?
Önce Said Nursi’nin Münazarat isimli eserindeki şu ifadelere bir bakalım:
“Maîşet için tarik-ı tabiî ve meşru ve zîhayat, san’attır, ziraattir, ticarettir. Gayr-ı tabiî ise, memuriyet ve her nev’iyle imarettir. Bence imâreti, ne nâm ile olursa olsun, medâr-ı maişet edenler bir nev’i cerrar ve aceze ve seeledir—fakat hilebaz kısmında...
Bence memuriyete veya imarete giren, yalnız hamiyet ve hizmet için girmelidir. Yoksa, yalnız maişet ve menfaat için girse, bir nev’i çingenelik eder”
Buna göre Said Nursi, geçim için tabii yolun sanat, ziraat ve ticaret olduğunu söylüyor. Ona göre memurluk da tabii olmayan yoldur. Memurluğu hangi isimle olursa olsun geçim vasıtası yapanların aciz ve dilenci olduklarını bildiren Said Nursi, memurluk görevini yapanların yalnızca “hamiyet ve hizmet için” yapmaları gerektiğinin altını çiziyor.
Eğitim sistemimiz gençleri genel olarak sanat, ziraat ve ticarete değil, memurluğa yönlendirecek şekilde dizayn edilmiş. Liseler, liseden sonra gidilen üniversitelerin bölümlerine bakalım, bunların çoğu gençlere istikbal vaat etmiyor.
Said Nursi’nin bu görüşleri yabana atılası görüşler değil. Bugün Avrupa ekonomik, sanayi ve bilişim alanında kalkınmışsa eğitim sistemini Islah etmesinden dolayı kalkınmıştır. Örneğin Almanya’da ilkokul 4. Sınıfta öğrencinin başarısına göre yönlendirme yapılır. Bizim böyle bir yönlendirmeye ihtiyacımız var. Herkes dört-beş yıl üniversitede okumak zorunda değil. Öğretmenlik bölümlerinden mezun olup atama bekleyen gençler karamsarlık ve ümitsizlik içinde kıvranıyor. Ne yapacaklarını bilemiyorlar.
Devlet eğitimde bir ıslah yapar mı? Onu bilemeyiz. Yapmıyor diye de boş durmak yanlış olur. Ailelerin yapması gereken şey şu: çocukları durumlarına göre sanata, ticarete ve ziraata alıştırsınlar. Tatillerde bu meslek üzerinde tecrübe sahibi olmalarını sağlasınlar. Zaten akademik alanda ilerleyecek olanlar, o alanda ilerler. Ama herkesin akademik eğim üzerinden ilerlemesi çok saçma.
Tecrübeler ve realite şunu gösteriyor: Hem okuyup hem de çalışan, ticaret yapan veya bir sanatla uğraşan, yahut da ziraat alanında kendisine küçük de olsa alan açan gençlerimiz geleceğe umutla bakacaklardır. Bu üç yoldan en yaygını da ticarettir. Hem üretip satmak, hem alıp satmak ticaretin içine girer. Tabii ailelerin çocuklarını dürüst, güvenilir, iyi ahlaklı birer insan olarak yetiştirmeleri de asla ihmal edilmemeli. Çünkü bu eğitim eksik olması da yapacakları işlerde vicdanlı ve etik davranmalarını sağlayacaktır.
Bence en önemli hususlardan birisi de iyi bir yabancı dil öğrenmeleri. En az bir yabancı dil, gençlerin ticaret, sanat ve ziraat dallarında üretimlerini başka ülkelere de pazarlamak için çok lüzumlu. Gençlerimizin zamanlarını boşa geçirmemeleri çok önemli. Bunun için de zorla değil, ikna ederek onların yönlendirilmesi gerekli.
İnşirah suresinin 7. Ayeti mealen bize şöyle hitap eder: “O halde önemli bir işi bitirince hemen diğerine koyul.”
Yani boş durma. Daima bir meşguliyetin olsun. Bir meslek konusunda, ticaret, sanayi ve ziraat konusunda kendini geliştirecek hamleler yap. İnsanın kabiliyetleri meleke sahibi oldukça gelişir, bir işi güzel bir şekilde yapmayı öğrenir. Sabırla olur bu işler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.