İş verenler kazan / kazan prensibine göre nasıl hareket edebilir?

İş verenler kazan / kazan prensibine göre nasıl hareket edebilir?

Hakka riayet İslam’da çok önemlidir. İşçiye günümüz standartlarında hak ettiği ücreti, hem de zamanında vermek gerekir. Yoksa işçi mazlum, işveren zalim durumuna düşmüş olur. İş verenler bunun hesabını da Allah’a vereceklerini asla unutmamalı…

Said Ali Ümit - Muhabbet Medya

“İşçinin ücretini alnının teri kurumadan verin.”
(İbn-i Mace, rükün: 4.)

Bu hadisi şerifin manasını uygulamaya bugün her zamankinden daha muhtacız. Ülkemizdeki gençlerin büyük bir kesimi işsiz. Bu durum bazı zengin iş sahipleri tarafından istismar edilebiliyor.

İş sahipleri gençleri çok düşük ücretlerle çalıştırıyorlar. Üstelik de ücretlerini zamanında ödemiyorlar. Gençlerin kazançları az da olsa karınlarını doyurmak, anne babalarına yük olmamak için çalışmak zorunda olduğunu bilen bu kimseler, bu durumu kötüye kullanıyor. Onların sigortalarını dahi yaptırmıyor. Hep kendileri kazanmayı düşünerek, işçinin kaybetmesini bir kazanç olarak telakki ediyorlar.

Halbuki bu da kul hakkına giriyor. İşçiye günümüz standartlarında hak ettiği ücreti, hem de zamanında vermek gerekir. Yoksa işçi mazlum, işveren zalim durumuna düşmüş olur. Görüştüğümüz gençlerin çoğundan bu konuda şikayetler işitiyoruz. İş sahipleri bunun hesabını Allah’a vereceklerini asla unutmasınlar.

Zaten hak ettiği ücreti, üstelik de zamanında almayan bir kimsenin verimli çalışması mümkün değildir. Şirketinin zor durumda olduğu zamanlarda işçiler de bunu belli bir müddet anlayışla karşılayabilirler. Ama durumların iyi olduğunda iş sahipleri paraları bankalarda daha fazla kalıp faizden para kazansın diye düşünerek ücretleri eksik ya da geç verirlerse, bu kazandıkları para onları da iflah etmez. Haksızlıkla kazanılan paranın elden uçup gitmesi çok çabuk olur.

Bu yüzden hakka riayet İslam’da çok önemlidir. Hak ettikleri ücretleri zamanında alamayan işçiler, bunun kasıtlı yapıldığını hissettiklerinde isyan etmeleri de kaçınılmaz olur. Bu da topluma zarardır, iş sahibine zarardır.

Bu yüzden Müslüman bir iş sahibi merhametli olan bir kimsedir. Zalim olmayan bir kimsedir. Çalıştırdığı işçinin çobanı olduğunun bilincindedir. Onların haklarına kılı kırk yararcasına dikkat eder. Başkasının hakkını gasp eden bir kimse iki dünyada da bedbaht olur.

Hadisi şerif bize, “kazan / kazan prensibini tavsiye ediyor. Yani bir iş veren “Ben kazanayım, başkası kaybetsin, zarar görsün” diye düşünmemeli, “Birlikte kazanalım, ben işçilerin sırtından para kazanıyorum, onlar da hak ettiği almalı,” demeli, ve paylaşmayı bilerek haksızlığı, zulmü önlemeli. Böylece nefret edilen değil, sevilen bir iş sahibi olmalı.

www.muhabbetmedya.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.