Mahmut Kaplan
Yakarışlar
I
Gök iner yer kabarır
Avuçlar açılır sana
Eğilir, yaklaşır, ufuklar avuçlara
Sancı yıldırımları düşer gönüllere
Düşer gönüller yanar
Kıvılcımlar vicdana
Yakar benliğimi, ruhumu kopar
Sessiz çığlıklar
Deneme belalarla beni
Düşürmeden ateşe, ateşlere
Selamet kıl
Bırakma bana bu kaçkını
Yakma, semender kıl
Işığa çevir yalazları nura
Halil’in ateşi olsun
Hasretin ateşine yakma
Güller bitsin alev yalımlarında
Bu günahkâra
Bülbüller su serpsin
Suya eğilen dallardan
Gül yaprakları perde olsun
Rüzgâra
Her şeye gücü yeten Sen
Dünün ve yarının hâkimi
Esirgeme benden ülfetin
Katına ağan dualarda
Bağışla Halil’e verdiğin selametin
Ateşten, azaptan
Dostluğun dileğimdir Rabbim, kurbiyetin
Suvar kandırdığın gibi İsmail’i
Zemzem damıttığın kaptan
II
Sam yeli eser kapımızda sarsar
Sen rahimsin etme
Çevir yönünü bizden
Mahvetme
Senden yana dönsün kalb ibresi
Bakışlarımız
Düşsün cemrelerin en mahremi
Açsın sana penceremi
Bir gufran esintisi okşasın azap evini
Süpürüp kuşatsın çepeçevre orda
Güzelliğin sarsın altı yönü
Düşsün gönüllere şevki
Aydınlık kamaştırsın gözler
Temaşada güzelliğini
III
Bela dedik o mecliste sarhoştuk
Cemalinden bağışla
Sınama belalarla
Kazana rızadır bize düşen biliriz
Bela verme, lütfet, kopsa da
Kasırga gibi şer, tayfunca şirâr
Eser yıkmak ister
Dayanak yok gidecek diyar
Çevir kuranlara tuzaklarını
Sen ne dilersen olur
Biz bela dedik bağışla
Yardım senden olur
Güzellik senden
Gaflet ettik boyunca batıp günahlara
Bağışla, sil defterimizden
Kul yanılır, düşer, batar
Misk amber diye batağa
Sen cömertlerin en kerimi iste dedin,
Eksilmeyen hazinemden
İsteriz ihlas Dürr-i yetimin hürmetine
Bugün ve yarın selamet kereminden
IV
Tek olan, eşsiz olan kavuştur birliğe bizi
Dinsin bu izbede
İçimizi kemiren sızı
Karıştı ameller emellere uzaklara uzandı
Kabul et yakarışlarımızı arındır
Rahmetinle, bağışınla kurtar
Bir ateşti düşen yüreğe, yandı
Tam ayar altına çevir duaları
Kurtar şerrinden kulların
Devir yolumuzu kesen duvarları
Seninle olsun ülfetimiz
Başkasına bakmak olsun korkumuz
Çevir yönümüzü arınmış duru
Yakınlığın sarsın ufkumuzu kalmasın
Cevabını bulmayan soru
Dünyada ve ukbada sürsün yakınlığın
Tekbirinde yaşayalım huzuru
V
Rabbim, tevekkül dilerim yakarmak için
Yol göster kalbime, iyilik ver
Sana kulluk için canlılık ruhuma, heyecan
Emirlerine Uymak ve seni birlemek için
Dirilik mescidi olsun kalbim,
Yalnız sana, yalnız sana ait olsun
Dirildikçe zaman
Başka yönlerden döndür sana
Sabit kıl ayağını gönlümün kapında
Sende, seninle ve senin için yaşat
Nurunla dolsun
Alışverişim senin için, sözüm,
Alıp verdiğim nefesler senin için
Arındır gönül evimi masivadan,
Bütün kötülükleri sök, at
Her türlü pastan beri olsun
Senden hoşnut olmayı yaşat
Gösterme, meylimizi kes yasaktan
Kaybettirme doğruları, buyurduklarını
İsyan etmesin görünüşümüz sana
Bir meyil olursa ne güzel haktan
Şirkten beri olsun yönlerimiz
Gaflete düşürme bir nefes
Seninle, seninle zengin olmayı dileriz
Uzak tut seni unutturan şeylerden
Heveslerden
Ayık tut bizi, yakınlığını duyalım,
Tadalım birlik iksirini senden
Günahla aramızı aç
Yer gök kadar
Biz ki zayıf, takatsiz, güçsüz,
İnayetine muhtaç
Yakınlığımızı göz karası ve akı gibi kıl
Yusuf’la gibi açılsın Zeliha’yla aramız
Ayırdığın gibi onları ayır günahlarla aramızı
Dinsin merhametinle ruhumuzu saran sızı
Rabbim dünyada kalb gözüyle göster
Ukba’da baş gözüyle seni
İsteyin buyurdun, cevap vereyim, dedin
Biz, cevapların en sevaplısı için duacı
Af ve bağışlanmaya talip
Rüsva eyleme, ört merhametinle
Yırtma utanç perdemizi, acı
Gönder tövbe yelini mahzun etme kalbimizi
Her günahtan sonra sana içten dönen
Kullarının günahlarımıza bakma
Çekme çetin hesaplara bizi
Utanç ateşlerine yakma
Dilimizden, elimizden hayırlar, güzellikler aksın
Sen her türlü noksan sıfatlardan uzaksın
Lütfuna erenlere kat, ateşine yakma
Dinsin içimizi kemiren sızı
Gıdamız seni anmak
Zenginliğimiz yakınlığımız olsun sana
Boş çevirme ellerimizi kapından
Biz ateşlere yakma!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.