Şüphesiz inkâr edenler ve zulmedenler (var ya), Allah onları asla bağışlayacak ve doğru yola iletecek değildir.

Nisa / 168

Onlar için cehennem ateşinden döşekler, üstlerine de örtüler vardır. İşte zalimleri böyle cezalandırırız!

Araf / 41

Son üç haftadır ne zaman bilgisayarın başına geçsem, başkaca konular hakkında yazmaya zorlasam da kendimi, maalesef düşüncelerimi aklıma toplayıp, kağıda dökemiyorum. Acı çekiyorum.

Bugün bir sohbet esnasında “Yazı yazamaz oldum, diğer konulardan bahsetmekle, Filistinli kardeşlerime ihanet ediyorum gibi geliyor bana,” dedim. Oğlum; “Bence yine Gazze’den, boykottan bahset, bu bir farkındalıktır ve devamlı halkımıza hatırlatılmalıdır ki gaflete düşmeyelim, bu çok önemli,” dedi.

Elbette çok önemli, bu konuda yazılsın, söylensin, haykırılsın, zira Gazzeli çocuklar için, onların engin iman gücünün güzelliği için herşeye değer.

Bakar mısınız;

Gazze’nin en küçük hafızı İsmail Muaz 10 yaşında. Her Gazzeli çocuk gibi yaşından çok olgun ve bilinçli. Dedesi Eşref bey anlatıyor;

Dün yemesi için İsmail Muaz’a bir parça helva verdim.

- “Dede, ben oruçluyum,” deyince;

- “Bugün Pazartesi veya Perşembe değil niye oruçlusun yavrum?” diye sordum;

- “Dede, ne zaman bombalanırız bilmiyorum ve ben ölürsem, oruçlu ölmek istiyorum!” dedi.

Evet,

"Allah'a söz veriyoruz, Gazze’den çıkmıyoruz sonsuza kadar buradayız!"

"Ben korkmuyorum, çünkü; bu alemlerin Rabbi olan Allah’ın imtihanı, bizlerin Müslüman olduğunu biliyor ve bizi imtihan ediyor. Tahammül edip etmeyeceğimizi görmek istiyor." diyen, Gazzeli çocukların, teslimiyeti, inancı, şuuru çoğu yetişkinde yok ne yazık. Anneleri, babaları, kardeşleri gözleri önünde öldürülen, evleri başlarına yıkılan bu çocuklar, acılarını yüreğine gömüp elbet büyüyecekler. Bu iman gücüyle eminim ki maddi manevi yaralarını saracaklar inşallah.

Bugünlerde bizler dua ve boykotla kardeşlerimizin yanında olmaya gayret ederken, İlk defa dünyanın dört bir tarafında işgalci israile nefret söylemi gerçekleşmekte! Müslümanların dışında insani duygularını yitirmemiş bütün insanlar Filistin için kıyama kalkmış durumda. Bir avuç Filistinli Mümin 2 milyar Müslümana, 8 milyar insanlığa çok büyük bir ders vermekte.

Biz de sadece bugünlerde değil, ömrümüz boyunca İsrail ürünlerini boykot etmeliyiz, lütfen ama lütfen unutmayalım, gaflete düşmeyelim, bir daha ismi geçen ürünleri asla ve asla evlerimize sokmayalım. Bir müddet sonra, olaylar yatıştı, soğudu, unutuldu diye geri adım atmayalım. O ürünlerde Müslüman din kardeşlerimizin kanı var, ahı var, acıları var.

Şimdiden ilkesi, hukuku, insanlığı olmayan İsrail, tv ekranlarında boykot ettiğimiz ürünlerin reklamlarını çoğalttı, indirim üstüne indirim yapmaktalar. Demek ki doğru yoldayız. İndirimler nefsinize, cebinize cazip gelmesin. Nefsinize yenilip o ürünlere elinizi uzattığınızda Gazzeli çocuğun katliamdan önce annesine "Anne küçük çocukları küçük kurşunlarla vururlar değil mi? Çünkü küçük kurşunlar canımızı çok acıtmaz." demesi kulaklarınızda çınlasın.

Ve etkisi olmaz diye düşünmeyelim, “Çok üzülüyorum elimden bir şey gelmiyor” demeyelim. Elinden bir şey gelir, Alma, Yeme, İçme, Kullanma. Öldürülen masum yavrulara, günahsız bebeklere en azından, insan olarak bunu borçluyuz!

Göreceksiniz, boykot dalga dalga yayılacak ve bizim paramız o çocuklara kurşun olmayacak inşallah. Bebek katillerinin ekonomisine katkı sağlamadığımız için Rabbimizin önünde başımız öne eğilmeyecek, utanmayacağız.

Adının her zikredildiğinde, her zikredilen İsmi Celile için, melekler yaratan Rabbim! Her an, her gün, Seni zikrettiğimiz ismi Şeriflerin hürmetine yarattığın meleklerini kardeşlerimizin yardımına gönder ve onlara en şanlı zaferi yaşat. Amin.