Hasan Durmaz
Artık Eyleme Geçmemiz Lazım…
Herkes her şeyi bilip bilmeden, konunun uzmanı olmadığı halde mutlaka konuşması gerekiyormuş gibi zannediyor adeta. Sürekli konuşmak fakat sorumluluk almaktan kaçınmak değişimi ertelemektedir.
Bilinçli, kararlı ve sürdürülebilir bir şekilde eyleme geçmek gerekir.
Eyleme geçmek denildiğinde akla yalnızca büyük ve radikal adımlar gelmemeli. Bulunduğunuz yerden çok yükseklere sıçramak için az da olsa bir adım atacak cesarette sahip olmak bambaşka bir yürüyüşün başlangıcıdır.
Eyleme geçmek: önce kendini düzeltmekle başlamak mükemmel olmasak da mükemmel insan olmaya çabalamak, ahlaki, etik değerleri önemseyerek Kur’an’ın emir ve yasaklarına uyarak hayatımızı yaşayarak evlatlarımızı o yönde yetiştirerek yaşamalı. Yeni nesiller bizim elimizde yetişmekte, hiçbir şey yapmadan hiçbir çaba sarf etmeden sadece toplumun kötüye gidişinden şikayet etmek riyakarlık olur. Eleştirdiğimiz liderler yöneticiler de sonuçta bizim aramızdan çıkmaktadır.
Günümüzde bireyler minimum çaba ile maksimum sonuca ulaşmaya çalışıyor.
Konuyu bir kaç ayetten alıntı yaparak desteklemek için;
İnşirah suresi 7. Ayette geçen
‘’O halde boş kaldın mı, kalk yorul.’’
Necm suresi 39. Ayette geçen
‘’İnsan için yalnız kendi çalıştığının karşılığı vardır.’’
İlerleyemeyişimizin sebebi çok konuşup az iş yapmak...
Müslüman toplumların en büyük zaafı istek, azim ve çalışmadan uzak olmasıdır.
Oysa toplumsal çöküşün nihayete ermesi azimle çalışmaya bağlıdır.
Alınlar terlemeli, canla başla çalışmalı, mücadele edilmelidir.
Bugünkü geriliğimizin ve perişanlığımızın sebebi sorumluluktan kaçma çabasıdır.
Son olarak Peygamber Efendimizin hadisi ile bitirelim;
İki günü müsavi olan zarardadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve TAMAMI BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.