Köpekler sadık hayvanlardır. Bu yüzde önce batı dünyasında itibar kazandılar. Evlerde köpek besleyenlerin sayısı arttı. Bir müddet sonra ise köpekler sokaklara bırakılmaya başlandı. Ve sokak köpekleri diye bir tabir çıktı. Yani başıboş köpekler. Şehirlerde köpek beslemek, hele de onları sokağa terk etmenin nasıl bir sonuç meydana getirdiğini her gün dehşetle izliyoruz. İnsan dostu olan bir hayvan başıboş ve sahipsiz bırakılırsa sürü haline geliyor. Üç beş köpek bir araya geldiğinde tek başına yakaladıkları insanlara saldırılıyor, onlara çok ciddi zararlar verebiliyorlar.

Köpekler de diğer hayvanlar gibi Allah’ın yarattığı ve insana faydası dokunan canlılardan birisi iken, insana zarar veren canlılar haline geliyor. Niçin acaba? Çünkü sahipsiz. Çünkü kontrolsüz. Çünkü sözüm ona köpek sever gözükenlerin, köpekleri değil, köpek mamaları yüzünden kendi çıkarlarını düşünmeleri sebebiyle…

Bu ülkede sokaklarda başıboş dolaşan köpeklerin sayısı gittikçe artıyor. Mama lobisi binlerce ton ürettikleri ve yılda 80 bin ton ithal ettikleri mamaların daha çok satılması için sokak köpeklerinin, başıboş köpeklerin daha da artmasına istiyor. Hatta mamaların içine köpeklerin daha çok çoğalmalarını, üremelerini sağlayan hormonlar koydukları tespit edilmiş durumda.

Türkiye’de başıboş köpeklerle ilgili bir düzenleme yapılmasını isteyen bir sanatçı kılıklı kişi, kafelerde dolaşıp köpek gibi ses çıkararak köpek haklarını savunmaya bile kalkıyor. Bunun da köpek maması lobisiyle ilişkisi olduğunu tahmin ediyorum.

Birçok Avrupa ülkesi bu başıboş köpekler için gerekli düzenlemeyi yapmış. Türkiye de yapmak için düğmeye bastı. Ama bazıları “bırakın sokak köpekleri sokaklarda özgürce yaşasın kimse dokunmasın onlara” diye feryat ediyor güya. Parçalanan yaşlılar, saldırıya uğrayan çocuklar onların umurlarında bile değil.

Çünkü sokak köpekleri ile ilgili düzenleme yapılırsa mama satışlarında yüzde 50 - 60 civarında bir azalma olacak. Birileri mama edebiyatı üzerinden fazla para kazanamayacak.

Aslında bütün dertleri para. Kendi şahsi çıkarları. Himmeti kendi menfaati olan insanlara dikkat etmek lazım. Başıboş köpek olmaz. Sokak köpeği diye bir laf uydurulmuş . Köpek olacaksa sahibi olur, kontrollü olur. Sahipsiz köpekleri kısırlaştırma ve barınak temin etme görevi belediyelere ait. Ama bu görevi hakkıyla yapamadılar. O zaman geriye bunlarla ilgili düzenleme yapmak kaldı. Düzenlemede bir ay sahibi bulunamayan köpeklerin uyutulması öngörülüyor. Gayet yerinde bir düzenleme. İnsana değer vermenin, çocukları, kadınları, yaşlıları köpek saldırılarından korumanın önemli bir yolu.

Sahipsiz köpekler uyutulur. Ya da devlet başka bir yöntem bulur. Şehirleri, mahalleleri hatta köyleri yaşanmaz hale getirip bunun üzerinde rant elde etmeye çalışmak, köpeklere merhamet değil, çocuklara, yaşlılara, yani insana merhametsizliğin daniskasıdır.

İnsana saldıran, sürü haline gelen başıboş köpekleri savunan kimseler, Gazze’de katledilen 38 bin masum insana gık bile demiyor. Bunları katleden canilere, Siyonistlere bir tek kelam bile etmiyor. Neden hiç ses çıkarmıyor? çünkü onların ölmeleri şahsi çıkarlarına zarar vermiyor. Sadece kendi çıkarını düşünen bir kimse, insan olamaz. Başıboş köpeklerine mama satmak için, zarar gören çocuklara, kadınlara merhamet etmeyip de o köpeklere merhamet edenler, insanlıktan nasibi olmayan kişilerdir.

Ben şahsım olarak kedileri, köpekleri ve diğer evcil hayvanları seven bir kimseyim. Ama insanları daha çok seviyorum. Bu yüzden başıboş köpeklerle ilgili düzenlemeyi önemsiyorum. Bunlar kontrolsüz olduğu için kuduz dahil birçok hastalığın yayılmasına da sebep olabiliyor.

Köpek mi insan mı? İnsan. Mama lobisinin çıkarı mı insan mı? Elbette insan. hayır önceliğimiz köpektir diyenlere bir çift lafım var: Siz insan olamazsınız.