Yapılan kötülükler insanı nasıl inkara sürükler?
Büyük günahları işleyenler eğer tevbe etmezlerse, bu günahlar onların kalplerini, duygularını, benliklerini kaplar. Günaha alışırlar. Bu alışkanlık da kişiyi en büyük kötülük olan inkar ve şirke doğru sürükler...
Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya
“Hayır her kim kötülük eder de onun kötülüğü onu çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktir. Onlar orada devamlı kalırlar.”
(Bakara:2/81)
İnkar, Şirk ve Cehennem
En büyük kötülük, inkar ve şirktir. Yani Allah’ın yokluğunu kabul etmek, onu inkar etmek ve ona cansız ya da canlı varlıkları ortak koşmaktır. Ölmeden önce inkardan ve şirkten dönmeyen bir kimse ebedî cehennemde kalacaktır. Birinci olarak ayet bunu ifade ediyor. Allah’ı inkar eden veya ona şirk koşan insan, canlı cansız sayısız varlıkların Allah’ın varlığına, birliğine şahitliklerini ortadan kaldırıyor. Onları yok sayıyor. Varlıklarda Allah’ın güzel isimlerinin yansımalarını yalanlıyor, kabul etmiyor. Bu yüzden bütün zerrelerin, bütün varlıkların haklarına tecavüz ediyor. Onlara haksızlık yapıyor. Bu sebeple Kur’an “şirki büyük bir zulüm” olarak nitelendiriyor.
Büyük günahlar ve Cehennem
Bu ayette kötülükle, yani; seyyie ve hatie ile kastedilen ikinci bir anlam da büyük günahlardır. Anne babaya isyan, içki, kumar, zina gibi büyük günahları işleyenler eğer tevbe etmezlerse, bu günahlar onların kalplerini, duygularını, benliklerini kaplar. Günaha alışırlar. Günahları lezzetli görmeye başlarlar. Günah işlemek artık zarurî bir ihtiyaçmış gibi gelir insana.
Bir başka ifadeyle her günah kalpte siyah bir leke bırakır. Bu leke istiğfar ile silinmezse, başka günahlarla gittikçe büyür, genişler ve kalbi kaplar. İşte bu durumda kişi, vicdan azabı duymaya başlar. Çünkü bilgileri ve fıtratı yaptığı işin yanlış olduğunu ona ısrarla haykırmaktadır.
Böyle bir kişi vicdanın bu baskısından kurtulabilmek için insan iki yoldan birini seçmek zorundadır. Bu insan eğer hatasını anlarsa, günahın günah olduğunu fark ederse tövbe eder. Hatasından döner. İyilik yapmaya başlar. Artık amel defterinde günah yerine iyilikler yazılmaya başlar.
Ömrü boyunca işlediği hatalardan çabuk dönmez ama iyilik yaparsa, iş hesap gününe kalır. İyilikleri ve kötülükleri tartıldığında, iyilikleri fazla ise cennete, kötülükleri fazla ise cehenneme gider. Böyle bir insan cehennemde ebedî kalmaz. Hatası miktarınca azap çeker. Sonra Allah’ın lütuf ve ikramlarına mazhar olur.
Fakat bir insan büyük günahları utanmadan işleyip de bunun menhus lezzetine kendisini kaptırırsa bu kişi tehlikeli bir yola girmiş demektir. Böyle bir kişi vicdanını rahatlatmak için tevbe yolunu değil, inkar yolunu seçebilir. Çünkü Said Nursi’nin söylediği gibi her bir günahta küfre gidecek bir yol vardır. Günahın insanı küfre götürmesi, insanın işlediği günahın günah olduğunu kabul etmemesiyle meydana gelir. Ya da yapmakla mükellef kılındığını kulluk görevini yapmayan bir insan, farz olan bir ameli inkar ederse ya da cehennemin olmadığını söylerse, bu adam inkarcı bir adam olur. İşte günahların en büyük tehlikesi budur.
Her türlü günahtan kaçınmalı
Bu yüzden İslam alimleri günahların büyüklerinden de küçüklerinden de kaçınmak gerektiğini söylemişlerdir. Çünkü insan küçük günahlara önem vermezse, o küçük günahlar insanı büyük günah işlemeye sevk eder. Tövbe ve istiğfar imdada yetişmediği takdirde günahlar kalbi, duyguları, aklı kaplar ve insan artık yaptığı günahın günah olmadığını bile söyleyebilir. Bu durum çok tehlikelidir. Bu yüzden ayet, hem Allah’ı inkar edenleri ikaz ediyor. Hem de müminlerin büyük günahlardan uzak kalmasını bildiriyor. İyilikle kötülük bir değildir. İyilik insana ebedî cennete, küfür anlamında kötülük ya da günahın günah olduğunu inkara sevk eden kötülükler de insanı ebedî cehenneme götürür. Halbuki insanın en önemli meselesi, imanla yaşamak, imanla ölmektir.
Allahım! Sen bizi cennete götürecek iyilikler yapmaya muvaffak kıl, cehenneme götürecek başta küfür, şirk ve nifak olmak üzere bütün kötülüklerden uzak kıl, bizim imanla yaşat, imanla öldür. Amin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.