Hülya Yakut Üstündağ

Hülya Yakut Üstündağ

Bahar Yorgunluğu (mu?)

Bu günlerde sanki yorgunum diyorum etrafımdakilere.

"Bahar yorgunluğudur geçer" dedi kimi.

Kimileri de "Gönül yorgunluğudur, zor geçer" dedi.

"Çok koşturuyorsun" diyen de oldu, "Kendine vakit ayır" tavsiyesinde bulunan da.

Oysa biliyorum derdimi.

Dermanımı da.

Dünya hayhulâsına fazla kaptırdım kendimi.

Ramazandan çıkmanın, bahar temizliğine dalmanın, bahçe-çiçek meşguliyetinde boğulmanın, dünyevi hayatıma yön vermek istememin yorgunluğu bu.

Biliyorum.

Maddi temizlenme, düzen kurma, yarına dair plan yapma, çoluk-çocuk, ev-arkadaş, ekim-dikim elbette lâzım.

Lâzım da.....

Unuttuğum, yok hayır unuttuğum demeyeyim, "ihmâl" ettiğim şeyler var.

Vicdanımın sesine çok aldırış etmemek gibi.

Aklımı gereksiz konularla meşgul etmek gibi.

Gözümü harama nazar konusunda men gibi.

Kulağıma gelen çirkin sözlere kapamayıp, gıybete açmak gibi.

Vücudumun diğer aza ve duyularına, hak ettikleri değeri vermede noksanlık gibi.

Can ve beden emanetini, ruh ve his hazinesini layık olan için kullanmadığım gibi.

Oysa aklı veren kudret, onun hesabına kullanmam için vermiş. Nihayetsiz rahmet hazinelerini bulmam için, bir anahtar gibi kullanmamı istemiş.

Ben es geçmişim.

Gözümü, ruhuma pencere yapamamışım meselâ.

Baharlar-yazlar gelmiş geçmiş. Kışlar, geceler yaşamışım.

Çocukluk-gençlik devrelerini aşa aşa, kabir kapısının eşiğine ulaşmışım da, halâ bakmasını, kâinat kitabını okumasını bilememişim.

Rabbani eserlere, Rahmani sanatlara, Celâli icraatlara, Cemâli gûzelliklere bakmak yerine, fena ve fani olan ne varsa, gözüme perde eylemişim.

Nefsi heveslerime, süfli arzularıma kullandığım aza ve cihazlarıma yazık ve haksızlık etmişim.

Ben kendimi yorgun hissetmeyeyim de kim etsin?

Gemiye binip, ağır yükünü sırtından indirmeyen garibanın biriyim işte.

Bu dünyada bedbaht olmak istemiyorsam, ruhen ve bedenen yorgun hissini arzu etmiyorsam, saadet arzu ediyorsam, kalben fena ve fani olan her şeyden uzaklaşıp, baki ve ebedi olana tutunmalıyım.

Bunu biliyorum.

Teorikte bildiğimi, pratiğe dökebilme azmi ve iradesine muhtacım.

O varsa her şey yâr.
O yoksa her şey bâr.
Ömrünü rıza için harcayan eder kâr.
Bile isteye günaha giriftar olanı bekliyor har.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.