
Atilla Yargıcı
Susma! Belki Sesimizi Bir Duyan Olur!
Dizi filmler toplumun ekseriyetinin gerçeklerini yansıtan senaryolar mı, yoksa toplumu pozitivist, hedonist ve şiddeti kutsayan bir bakış açısıyla yeniden dizayn etme projesi mi?
Dizi filmlerin toplumun dini ve kültür yapısına uygun, çoğunluğun gerçeklerini yansıtan senaryolardan oluştuğunu söylemek ne yazık ki mümkün değil. Ülkemizi idare eden siyasi iktidar farkında ya da farkında değil, dizi filmler şiddeti kutsayan, pozitivist ve hedonist bakış açılarını yansıtan sahneleri ile toplumu dinsizleştirme ve ahlaksızlaştırma projesi olarak gözüküyor.
Bir kere müsbet anlamda din hiç yok. halbuki insan hayatında dinin rolü çok büyük. Ama dizilerde dine olumlu atıfların olduğu söylenemez. Zaten pozitivist bakış açısı, dinsiz, Allah ile bağı kopmuş insan oluşturma projesidir. Dizi filmler buna çok iyi hizmet ediyor.
Hedonizme yöneltme çok var dizilerde. Hedonizm, hazzın mutlak anlamda iyi olduğunu ve insan eylemlerinin nihai amacının haz elde etmek olması gerektiğini savunan felsefi bir düşünce olarak tarif edilir. Bu haz için meşru- gayr-i meşru ayrımı yoktur. Bu yüzden insanların amacı ve mutluluğu haz peşinde koşmak olarak gösterilir. Amaç bu olunca her şey mübah anlayışı hakim kılınmaya çalışılır. Kadın erkek ilişkilerinde insanlar anlık hazlık peşinde koşmaya teşvik edilirken, yeme içme hususunda da zevk ve lezzetini kovalamaya, adeta zevk ve lezzet için yaşanaye sevk edilmektedir.
Dizi filmlerin çoğunda toplumun örf ve adetlerine aykırı, dini anlayışlarına aykırı olan ne kadar davranış varsa hepsi açıkça verilmektedir. İnsana birçok kuvveler, duygular duyular verilmiştir. Said Nursi’nin İşaratu’l-İcaz tefsirinde bildirdiği gibi bunlara fıtraten bir sınır koyulmamıştır. Ama bunlara insan iradesiyle dinin inanç ve ahlak sistemleriyle sınır konulması istenmektedir. Şehvet kuvvesi bu kuvve ve duygulardan birisidir ve insanın faydalı şeyleri alması için verilmiştir. İşte sınır koyulmamış şehvet duygusuna sınır koymak istemeyen ve hayvan gibi yaşamak isteyenler, onu ifrat dediğimiz aşırı noktada kullanırlar. Başkalarını da buna teşvik ederler. Bu aşırı husus ise, fücur olarak nitelendirilir. Fücur, helal haram ayrımı yapmaksızın nefsin arzusunun peşinden gitmektir. Tam da dizi filmcilerin yaptığı budur. İnsanları helal haram ayrımı yapmadan lezzetleri peşinde koşmaya sevk ederken, aslında hayvanca yaşamaya da özendirmiş oluyorlar.
İnsan, insan olmaktan çıkıyor, dünyada sonsuza kadar yaşayacakmış gibi hayvanca bir haz peşinde koşmuş oluyor. Bunun da ya “sanat” ya da “özgürlük”(!) oluyor yani. Ahlaksızlığı sanat ve özgürlük perdesi altında topluma yaymaya çalışanların kim oldukları iyi araştırılmalı. Aile bakanlığı bununla ilgilenmeli. Mesele toplumumuzun geleceği. Bu dizilerin kısa sahneleri sosyal medyada da sınırsızca yayınlanıyor ve gençleri olumsuz etkiliyor. Artık bir çok ahlaksızlık, bunlar sayesinde ahlaki olarak görülebiliyor. Tıpkı cahiliye dönemine tekrar dönmüş gibiyiz.
Diğer bir hususta mafya usulü öldürmenin meşrulaştırılması. Devlet bir taraftan mafya ile mücadele ederken bu özendirişi yayınlarla yeni mafyalara zemin hazırlandığını görmüyor olamaz. Gençleri, hatta çocukları acımasızca öldürmeye teşvik ettiğini, çocukların bile başkalarını öldürmeye sevk ettiğini nasıl görmez?
Bunu sen, ben önleyemeyiz. Ancak devlet önleyebilir. Aile yılı ilan edilmişti bu yıl. Örnek aileler oluşturmaktan bahsediliyor. Örnek aile dizi filmlerde gösterilirse, topluma olumlu katkısı olur. Hükümet dizi filmleri yayınlayan kanallara kendilerini siyasi olarak destekliyor diye sesini çıkarmıyorsa, oy için milletin geleceğini görmezden geliyorsa bu büyük bir fecaat. Yok öyle değilse, ne bekleniyor. Milletin evsiz kalmaması için dev projeler yapıyor devlet. Aileyi önümüzdeki elli yılda koruma projesi de başlatamaz mı?
Bu rezaletin farkında olan herkesi bu konuda paylaşımlarda bulunmaya davet ediyorum. Bu toplumu uçuruma sürükleyen korkunç bir kötülüktür. Bunu elimizle düzeltme imkanımız yok. Ama dilimiz ve kalemimiz var. Susmayalım, yazalım, konuşalım. Belki sesimizi bir duyan olur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.