23 yıl önce Almanya’ya taşınan Sinoplu Hüseyin Ersoy temizlik ve lojistik sektöründe bir çok işte çalıştıktan sonra bina ve dairelerin tasfiyesini gerçekleştiren bir şirket kurarak işlerine devam ediyordu.

Almanya’nın Monheim kentinde yaşayan Hüseyin Ersoy, 99 yılında geldiği Almanya’da 17 sene çalıştıktan sonra 2017 yılında kentinde genellikle vefat eden insanların evleri için talep edilen tasfiye işini üstlenen bir şirket kurdu. Evli ve üç çocuk babası olan Ersoy eski ve antika eşyalara merak duyanlar için de kendi bit pazarını kurmuş.

Dolaptan çıkanlar şok etti

Mail üzerinden bir tasfiye işi alan Ersoy, antika merakının da etkisiyle tasfiye edilecek bina bodrum katını en sona bıraktı. Bodrum katını boşaltırken eski bir dolabın içinden çıkanlar ise onu şok edecek derecede şaşırttı.

Sinoplu Hüseyin Ersoy başından geçen olay ile ilgili yaptığı açıklamalarda şunları kaydetti "Yaşlı adam vefat edince kızı e-posta aracılığı ile bize ulaşıp binanın tasfiyesini talep etti. En sona bodrum katını bıraktım. Piyasada antika eşyaları da sattığım için her dolabı açıp kontrol ederim. Kontrol ettiğim dolaplardan birini açınca bir çanta buldum, içi para doluydu. O kadar çoktu ki, önce paraları sahte sandım. Daha yakından bakınca gerçek olduğunu anladım. Alıp eve götürdüm, eşimle saydığımda 557 bin euro ve 2700 İsviçre Frangı çıktı" dedi.

BU BİR AVRUPA REKORU

Hüseyin Ersoy’lunun müslüman olması ve kul hakkı düşüncesinin altını çizdiği açıklamalarda bir çok hayalini gerçekleştirebilecek bu parayı ailecek iade etme kararı aldıklarını ifade etti. Almanya’da Bild gibi bir çok önemli basın yayın kanallarında gündem olan olay bugüne kadar Avrupa’da bulunup sahibine ulaştırılan en yüksek meblağ olarak kayıtlara geçti.

MANEVİ OLARAK ZENGİN OLDUĞUMU ANLADIM

İnsanların çok küçük sınır ihlalleriyle bile birbirlerini öldürdüğünün altını çizen Hüseyin Ersoy, "Ben inançlı bir Müslümanım. Vicdanımı dinledim ve bulduğum o parayı teslim ettim." dedi. Konuşmasında İmam Hatip Lisesi’nden mezun olduğunu ifade eden Ersoy, "Hocalarım vicdan muhasebesini, kul hakkını bize çok iyi anlattılar. Allah biz insanlara, 'Kul hakkı ile gelmeyin' diye buyuruyor. Bulduğum bu paranın sahibi ile helalleşme şansım da olmayınca İslam dininin gerektirdiği gibi yaparak parayı mirasçısı olan kadına vermeyi kararı aldık. Şu anda 15 yaşında olan oğlum da aynı fikirdeydi. O anda manevi olarak çok zengin olduğumu anladım" dedi.

ŞAKA YAPIYORUZ SANDI

Ölen adamın kızı ile iletişime geçip dolaptan para çıktığını aktardıklarını anlatan Ersoy, "Önce şaka sandı. Sonra '500 veya 1000 euro mu?. 50 bin euro olamaz' dedi. Rakamı söylediğimizde kısa süre şok oldu. Parayı teslim ederken ona, 'bizi bu davranışı yapmaya iten ve buraya getirenin adı İslamiyet' dediğimde duygulandı. Teşekkür etti. İslamiyet'e karşı olan önyargıları yıkma, nesillere örnek olacak bir davranış yaptığımı düşünüyorum. Vicdanımı dinledim" dedi.

Türkiye’de bir ev alma hayali olduğunu söyleyen Hüseyin Ersoy Almanya’daki işleri yolunda giderse bu hayaline ulaşacağını ümit ediyor.