Dönüşüm nasıl başlar?

Dönüşüm kendi hataların başta olmak üzere, başkalarının karanlık yüzlerinden, bu bende de olabilir diyerek, dersler çıkarıp, aynı hataları yapmamakla başlar.

Başkalarının sana biçtiği hayatı mı yoksa kendi isteklerinin doğrultusunda mı hayatına yön veriyorsun?

Bunların tümünün farkındalığı şifalı dönüşümü başlatır.

***

Gözün vazifesi görmektir.

Sen nereye bakarsan O’nu görürsün.

Her şey onun ondan gelen her şey güzeldir.

İnek ot yer, süt çıkarır.

Arı çiçeklerden beslenir, bal çıkarır.

Peki senden ne çıkıyor..

Yiyip içip, kusur mu görüyorsun.

Bir yönü beğenmedin ise, gözünü başka beğeneceğin tarafa çevir.

Allah irade vermiş.

Çirkin görüyorsan, gözünü kendine çevir.

O mizaçta o çevre koşulları ve sınanmalardan sen geçsen, kim bilir neler yapıyor olurdun bilemezsin.

***

Yanlış davranışın hesabını sana verecek değil.

Hesaplar Allah’a aittir.

Ancak Allah hesap sorar.

Sen şikayet edersen, hadsizlik etmiş olursun. Emin ol her şey yerli yerince…

***

Hatasının ucu sana dokunuyorsa, sana dokunması istendiği içindir.

Her şey tevafuken olur.

Orada hikmetler gizlidir.

Sen nasıl davranışta bulunacaksın diye izlenmektesin.

Şikayet ve beddua ile kaybederken..

Mü’mince her iki taraf içinde bağışlanma dileyip sadaka vermekle kazanabilirsin.

İmtihan edeceğini söyleyip, imtihanlardan çıkış yollarını gösteren Allah’a şükürler olsun.

Dersini al. Sen o hataya düşme.

Başkasının hatası sana yol gösterir.

Ama imtihanların biri biter, diğeri başlar kanun bu….

Tabiri caizse bazen tökezliyoruz..

İlla bağışlanma duası..

Dua kulluğun adı…

***

Yeryüzünde ilahi bir adalet var.

Sen her şeyi kontrol edemezsin.

Kontrol eden O’dur.

Her şey dönüşür

Telaş etme seyret…

Bugün bu halini seyrederken yarın başka halini seyrederken bulursun..

Yarınlara umutla bakmalı, dinimiz umut dinidir.

***

Yoksa başkasının hatasını dile dolayıp, kendini aklamanla dönüşüm yaşanmaz.

Halinden rahatsızsan bu kez aynı olaylara farklı davranışlarda bulunmalısın.

İnsan davranışlarını değiştirmedikçe kaderi değişmez.

“Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.”
İsra 13. Ayet

Davranışın değiştikçe kaderin de değişir.

Karanlığımız bizi tuzaklara çeker.

Karanlık yanımızdan gelen acelecilik namazdan çaldırabilir.

Karanlığımızdan gelen kibir, başkasını hatasını dile dolar.

Kendini temize çıkarır sözde, nefis temize çıkmaz.

Başkasının hatasından dersler aldıkça, kendi hatalarımızdan dersler aldıkça şifalanacağız.

Hatasızlık beklemek en büyük hatadır. Bilmek yetmez. Tekrar ede ede yerleşecek.

***

Peki karanlık yanımıza tavrımız ne olmalıdır?

Karanlık yanlarının farkına varıp, kendine çeki düzen vermeye çalışarak, bile isteye o karanlıktan vazgeçmeye yönelmektir.

Bu bedeli ödenmişliktir.

Toyluk değil, hakiki pişkinlik olgunluk gerektirir.

En ufak hatadan seni yargılayan toydur.

Hakikatle buluşan, başkasının hatalarından dahi dersini alır.

***

Hatırla, karanlık yanınla yüzleş, aksine hareket et. Kendiliğini ara bul. Sana biçilen en kolay yolu değil, kendi biricikliğini ortaya çıkan özgün yanını bul. Böylece bir adım daha şifalan. Tüm bunlara dikkat ettiğinde, Eski aklınla değil yeni deneyim kazanmış aklınla yolculuk yaptığında dönüşüm gelir.

Hoşgörü şifasıyla şifalanabildiğimiz güzel bayramlar dilerim. Bayramınız mübarek olsun efendim…