Zekatın açıktan, sadakanın gizli olarak verilmesinin sırrı

Zekatın açıktan, sadakanın gizli olarak verilmesinin sırrı

Toplumda bir çok kişi zekat ile sadakanın farkını anlamakta zorlanır. Hayrın gizlice yapılması gerektiğine dair bilgiler zekatın da gizlice verilmesi gerektiğini düşündürür. Oysa arada İslamın hükümleriyle belirlenmiş ölçüler bulunmakta.

Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya

“Ey iman edenler, eğer sadakaları (zekatları ve hayırları) açıktan verirseniz ne güzeldir o. Eğer onu gizler de fakirlere gizlice verirseniz işte o sizin için daha hayırlıdır. Böyle yaptığınızdan ötürü Allah sizin günahlarınızı bağışlar. Allah yapmakta olduklarınızı noksansız bilir.”
(Bakara,2/271)

Zekatın açıktan verilmesi

Zekat ve sadakada önemli olan vermektir ve insanın kendisine ihsan edilen nimet ve rızıklardan başkalarına da harcamasıdır. İnsan açıktan da verse gizli de verse o sadakadır. Ancak ayet, sadakaları gizli vermenin daha faziletli olduğunu ifade ediyor. Bazı islam alimleri de, farz olan zekatın açıktan, ama nafile olan sadakanın gizli verilmesinin daha faziletli olduğunu bildiriyor. Bu ayrım İslamın genel hükümlerine uygun bir ayrımdır. Çünkü farz olan ibadetlerin, ister namaz, ister oruç, ister zekat olsun alenî, yani açıkça yapılmasından bir mahzur yoktur. Çünkü insanlara da güzel örnek olmak gibi bir durum söz konusudur. Elbette açıktan vermenin de riya gibi tehlikeleri de söz konusudur. Eğer kişi de böyle bir hastalık varsa, o takdirde farz olan zekatı da gizli vermesi daha uygundur.

Sadakanın gizli olarak verilmesi

Sadakaya gelince, sadakalar, nafile olan hayırlardır. Bu ayetten özellikle sadakaların gizli verilmesinin daha faziletli olduğu anlaşılmaktadır. Bir hadis-i şeriflerinde peygamberimiz (s.a.v) efendimiz, hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde, Allah’ın gölgesinde barınacak yedi kişiden birisinin de sağ eliyle verdiğini sol eli duymayacak kadar gizlice sadaka verenler olduğunu beyan ediyor.

Hazret-i Peygambere (s.a.v), “Eyyü sadakatin efdal” yani “Hangi sadaka daha faziletlidir” diye sorulunca, “Sirrun ile’l-fakir” buyurmuştur. “Yani fakire gizlice verilendir” buyurmuştur.

Yine bir başka hadiste, “Sadakatüssırri, tutfiu gadaba’r-Rabbi,” buyurmuştur. Yani, “Gizli sadaka Allah’ın gazabını söndürür.” Bu hadis, “sadaka belayı defeder” hadisi iye birleştirildiğinde, Allah’ın kişinin üzerinden belaları defetmesine sebep olan, gazabının sönmesine vesile olan sadakanın “gizli verilen sadaka” olduğunu söylemek mümkündür. Ayet sadaka ve zekat vermenin günahların bağışlanmasına da sebep olacağını beyan ediyor. Elbette Allah her insanın ne kadar ve ne için, hangi maksatla sadaka verdiğini biliyor.

Ayetlerin nüzul sebebi

Rivayetlere göre bu ayetler, Hz. Ömer ve Hz. Ebu Bekir hakkında nazil olmuştur. Hazret-i Ömer malının yarısını getirip peygamberimize (s.a.v) sadaka olarak dağıtılmak üzere vermiştir.” Hz. Muhammed “geriye ailene ne bıraktın” diye sorunca Hz. Ömer, “malımın diğer yarısını” diye cevap vermiştir. Hz. Ebu Bekir de malının tamamını getirip gizlice sadaka olarak vermiş. Hz. Peygamber ona da, “geriye ailene ne bıraktın” diye sorunca, “Allah ve resulünü” diye cevap vermiştir. Bunun üzerine inen ayet, Hz. Ömer gibi alenî, Hz. Ebu Bekir gibi gizli vereni de övüyor ama, gizli vermenin daha faziletli olduğunu beyan ediyor.

Hz. Ömer gibi bir sahabi malını sadaka olarak verdiğinde elbette onu Allah için verir. Ama herkes Hz. Ömer gibi olamaz. Açıktan verirken başka duygular insana galip gelebilir. Bu da sadakayı sadaka olmaktan çıkarır, hatta Allah’ın gazabını bile celp edebilir. Bu durumda gizli vermek daha faziletlidir. Daha sonra inen ayetlerden, insanın fakir düşmeyecek, başkalarına el açacak duruma gelmeyecek şekilde sadaka vermesini teşvik etmektedir. O halde sadaka verirken de, veren el olmaktan çıkıp, alan el durumuna gelmemek gerekir. Kur’an’ın bütünlüğü düşünüldüğünde bunun ne kadar insanın fıtratına uygun bir emir olduğu anlaşılır.

Allah bizleri sadece kendi rızası için zekat ve sadaka veren insanlardan eylesin. Sadakalarımızı Allah’ın gazabını değil, rahmetini celbedecek şekilde gizlice vermeyi nasip etsin. Amin.

www.muhabbetmedya.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.