“Yalnızca Sana kulluk ederiz” ve “Yalnızca senden yardım dileriz” ne anlama geliyor?

“Yalnızca Sana kulluk ederiz” ve “Yalnızca senden yardım dileriz” ne anlama geliyor?

Fatiha suresinde geçen “Yalnızca Sana kulluk ederiz” ve “Yalnızca senden yardım dileriz” ayeti ne anlama geliyor?

Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya

Allah’ım ancak sana ibadet eder, ancak senden yardım dileriz.
(Fatiha, 1/5)

Sana sadece ben değil, yaşadığım mahallede, şehirde, ülkede ve dünyada bütün müminler olarak, senin birliğine inanan insanlar olarak hepimiz ibadet eder ve hepimiz senden yardım dileriz. Çünkü senden başka ibadete layık olan yoktur. Biz müşriklerin tahtadan, topraktan yaptıkları putlara asla ibadet etmeyiz. Onların önünde secdeye kapanmayız, onları sana ulaşmak için aracı kılmayız. Çünkü onlar, insanların elleriyle yaptıkları kör, sağır, şuursuz, akılsız varlıklardır ve onların verdikleri isimlerden ibarettir. Çünkü onlar çağrıldıkları zaman kimseyi duymazlar. Hiç kimsenin ihtiyaçlarına cevap veremezler, belaları def edemezler, hatta kendilerini bile korumaktan acizdirler. Bu yüzden biz, insanların uydurdukları putlara değil, ancak sana ibadet ederiz, ancak senden yardım dileriz.

Ya Rabbi biz senin huzurundayız. Nefislerimize, kötü arzularımıza, şeytanın isteklerine, kötü arkadaşların çağrılarına, mallarımıza, mülklerimize değil, sadece sana ibadet ederiz. Onlardan değil ancak senden yardım dileriz. Her gün yüzümüze gülümseyerek doğan güneş, geceleri dünyayı aydınlatan, bize takvimcilik yapan ay ve karanlık gecelerde bize göz kırpan yıldızlar ibadet edilmeye layık değildir. Çünkü Hz. İbrahim’in dediği gibi onların hepsi kaybolup gidiyor, batıyor. Kaybolup gidenler, zail olanlar “mabud” ve “mahbub” olamazlar. Batıp gidenler ancak senin mahlukun olabilirler. Mahluktan Mabud olmaz. Bu yüzden onların hiçbirine değil, yalnız sanadır kulluğumuz.

Çünkü sensin bizi yoktan var eden. Sensin bizi bir damla sudan insan olarak yaratan. Sensin bizi en mükemmel azalarla donatan. Sensin bize düşünecek akıl, sevecek, hissedecek kalp veren. Sensin bizi seven, bize şefkat eden. Sensin bize nimetleri ihsan eden. Sensin bize rızıkları veren. Sensiz bize mevsimleri erzak dolu vagonlar yapıp gönderen. Sensin bize dağları hazineli direkler yapan. Sen bize havayı, suyu, denizi, nehiri hizmet ettiren. Biliyoruz ki, sen biz insanları ve yarattığın bütün mahlukları seviyorsun da, bu şekilde sayısız nimet ve ihsanlarla sevgini gösteriyorsun. Bunun için biz de sana inanıyor, seni bütün isim ve sıfatlarınla tanıyor, sana olan sevgimizi sana ibadet ederek gösteriyoruz. Bunun için yardım diliyoruz senden. Esirgeme yardımını bizlerden.

Sana ibadet eden yalnızca müminler değil

Sana ibadet eden, sadece dünyadaki müminler olarak bizler değiliz. Yoktan var ettiğin kainat büyük bir mescid. Bütün varlık grupları hal dilleriyle bizimle birlikte sana kulluk yapıyor, senden yardım diliyorlar. Güneş senin emrini tutarak, ibadet ediyor. Dünyayı ve içindekileri ısıtmak, onları ışık göndermek, yemekleri pişirmek için senin nurundan ve narından medet istiyor. Çeşit çeşit bitkiler senin verdiğin görevleri yaparak sana ibadet ediyorlar. Tohumlar ağaç, çiçekler meyve olmak , senin türlü türlü isimlerini yansıtmak için ancak senden yardım diliyorlar. Senin yardımın olmasa, ne çekirdekler filiz verir, ne yumurtalar civciv, ne de çiçekler meyve olur. Sen hiçbir şeye muhtaç değilsin, ama bizler yarattığın bütün varlıklar olarak sana muhtacız. Muhtacız senin Sonsuz sevgine, kuşatıcı rahmetine, Muhtacız senin nihayetsiz şefkatine, parçalanmaz kudretine. Bizler aciz, zayıf ve muhtaç varlıklarız. Senin yardımın olmasa bir an bile yeryüzünde yaşamayız. Sana muhtaç olduğumuzu bize bildirdiğin hissettirdiğin için de sana şükrediyoruz. Esirgeme yardımını üzerimizden.

Ya Rabbi. Biz bütün müminler, bütün varlık gruplarıyla sana ibadet edip senden yardım dilediğimiz gibi, vücudumuzdaki hücrelerle, kuvvetlerle, duygularla da ancak sana kulluk yaparız, ancak senden yardım dileriz. Vücudumuzdaki hücreler, kanımızdaki alyuvar ve akyuvarlar, senin onlara verdiğin direktifleri yerine getirerek sana ibadet ediyorlar. Yoksa bizde ne akyuvarları, ne de alyuvarları idare edecek, güç, ilim yok. Senin yardımın olmasa, senin yol göstermen olmasa, yediğimiz bir lokma ekmekten, bir domatesten, bir havuçtan, bir patlıcandan o hücreler nasıl olur da bir göz, bir kulak, bir diş, bir saç, bir ağız yapabilirler? Nasıl olur da bu azalara gerekli erzakı taşırken şaşırmazlar? Senin yardımın olmasa nasıl duyar kulağımız, nasıl konuşur dilimiz, nasıl görür gözümüz, nasıl çarpar kalbimiz, nasıl tutar elimiz, ayağımız? Senin yardımın olmasa nasıl düşünür aklımız? Senin yardımın olmasa nasıl güler yüzümüz, nasıl ağlar gözümüz? Bu yüzden ancak sana kulluk yapar, ancak senden yardım dileriz. Gözümüz görüyor, kulağımız duyuyor, dişimiz kesiyor, dilimiz tat alıyorsa, hepsi senin yardımınla, gücünle, kuvvetinle olmaktadır. Bu yüzden onların hepsi hal dilleriyle, “Ancak sana ibadet eder, ancak senden yardım dileriz” diyorlar.

Sayısız tohumları yeşerten, ağaçlara yaprak, çiçeklere meyve veren sensin. Sensin neşeli kuşları uçuran, uçurup da rızıklarına koşturan Sensin gonca gülü açtıran, mest edici kokuları etrafa saçtıran. Aciz yavrulara ummadıkları yerden ihtiyaçlarını gönderen, deniz dibindeki balıkları besleyip büyüten Sensin. Sensin hastalara şifa veren Şafi. Sensin dertlilerin dermanı. Sensin kimsesizlerin sahibi. Sensin gariplerin, yoksulların sığınağı. Sensin dünyayı döndüren, insanı da dünyaya bindirip gezdiren. Sensin hayatı bahşeden. Her şey ancak sana kulluk ediyor, ancak senden yardım diliyor ve alıyor. Biz de bütün varlıkların iradeleri dışında yaptıkları kulluklara, senin dilediğin gibi “irademizle” katılıyor, ancak senden yardım diliyoruz. Bizi kapından geri çevirme. Bize rahmetinle, sonsuz şefkatinle muamele et.

Bize Merhamet et Allah’ım

Ya Rabbi. Bizi kulluk bilincine erdir. Sana son nefesimize kadar hiçbir şeyi ortak koşmadan ibadet etmeyi ve gerçek özgürlüğü yaşamayı bizlere nasip et. Biz senin rahmetinin eşiğindeyiz, senin kapına yüz sürüyoruz. Sırtımızda zor taşıdığımız günahlar. Esirgeme yardımını bizlerden. Sensiz bize medet verecek, sensiz bizi ateşten koruyacak, sensin bize Cemalini gösterecek, sensin bize affınla kereminle muamele edecek. Bizi bağışla, bize merhamet et. Çünkü biz ancak sana kulluk yapar, ancak senden yardım dileriz.

Allahım.Sen bizlere, peygamberimizin (s.a.v.) buyurduğu, “Fa’büd Rabbeke keenneke terahü, feinlemterahü feinnehu yerake”, “Rabbine görüyormuşcasına ibadet et. Sen onu görmüyorsan da O seni görüyor” (Buhari, İman, 37)hadis-i şerifinin hükmüne göre, sana seni görüyormuşcasına ibadet etmeyi nasip et. Senin bizi gördüğünü ve bizi gözetlediğini bizlere unutturma! Bizi seni unutan, Senin de onları unuttuğun kullardan eyleme. Seni hatırlayan, Senin de onları hatırladığın kullarından eyle. Unutkanlığımızı hatırlamaya tebdil etmekle esirgeme yardımını bizlerden. Amin.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.