Yahudiler ve Hristiyanlar niçin Allah’ın oğulları ve sevgilileriyiz demişlerdi?
İbn-i Abbas’tan rivayet edildiğine göre bu ayetin esas iniş sebebi yahudilerdir. Resul-ü Ekrem Yahudilerden bir topluluğu İslam’a davet etmiş ve onları Allah’ın azabıyla korkutmuştu. Buna karşı onlar, “Bizi bununla mı tehdit ediyorsun. Biz Allah’ın…
Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya
Yahudi ve Hristiyanlar: “Biz Allah’ın oğulları ve sevgilileriyiz” dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu, siz de O’nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder…
(Maide, 5/18)
İbn-i Abbas’tan rivayet edildiğine göre bu ayetin esas iniş sebebi yahudilerdir. Resul-ü Ekrem Yahudilerden bir topluluğu İslam’a davet etmiş ve onları Allah’ın azabıyla korkutmuştu. Buna karşı onlar, “Bizi bununla mı tehdit ediyorsun. Biz Allah’ın oğulları ve sevgilileriyiz” demişlerdi. Bunun üzerine ayet inmiştir. Yahudiler bu ifadeleriyle, Allah’ın oğlu olduğunu iddia ettikleri Üzeyir’e mensup olduklarını, hristiyanlar da Allah’ın oğlu olduğunu iddia ettikleri İsa’ya mensup olduklarını kastetmişlerdir. Bununla kendilerini haşa Allah’ın torunları olarak görmüşlerdir. Kendi kendilerine Allah katında bir imtiyaz vermişlerdi. Yahut da bunlar doğrudan doğruya Allah’a intisaplarını kastedederek, Allah’ın kendilerine bir baba gibi şefkatli olduğunu, kendilerinin de Allah’a nazlanabilecek kadar yakın olduklarını iddia etmişlerdir. İbranice de şefkatli ve merhametli manasında Allah’a “eb” yani baba denmesi caiz görülmüştür. Hz. İsa’nın dualarında bu manalarda bu kelimeyi kullandığı, ancak hristiyanların bunu suistimal ettikleri, Allah gerçek bir baba gibi telakki ettikleri görülmektedir. Bu anlayış onları şımarmasına, günahlara dikkat etmemesine sebep olmuştur, hala da olmaktadır. Amerika ve Avrupa ülkelerindeki ahlaksızlığın temelinde bu yanlış inanış vardır. Bu onların dünyada çökmesine, ahirette büyük azaplara düçar olmalarına sebep olacaktır.
Hristiyan ya da yahudiler için böyle demeleri onların gerçekten Allah nezdinde değerli olduklarını göstermez. Çünkü öyle olsaydı ayette bildirildiği gibi tarih boyunca Allah’ın ne hristiyanlara, ne de yahudilere hiçbir musibet vermemesi gerekirdi. Halbuki Kur’an’a baktığımızda isyanları sebebiyle kadar birçok felaket ve azaplarla karşılaşmışlardır.
Bu ayetin Yahudi ve hristiyanları ikaz eden yönü olmakla birlikte müslümanlara bakan yönü de vardır. Müslümanlar asla böyle düşünemez. “Biz Müslümanız, Allah’ın sevgili kullarıyız” diyerek, nazlanarak ibadetlerinde gevşeklik yapamaz. Yasakları çiğneyemez. Eğer emirleri yapmaz, yasakları yaparsa günahkar olur. Bunun da bir hesabı vardır. Allah katında en değerli olan kimseler, Allah’a hakkıyla kulluk yapan, takva sahibi insanlardır. Allah tarafından sevilmek için O’nun emirlerini yapmak, yasaklarından kaçınmak gerekir. Hem Allah’ın emirlerini yapmayıp, yasaklarından kaçınmayıp da hem de “Biz Allah’ın sevgili kullarıyız, biz Allah’ı seviyoruz. O da bizi sever. Bize torpil geçer” gibi bir anlayış hristiyanlıktan kalma, yanlış bir inanış ve anlayıştır. Bundan uzak durmak gerekir. Hristiyanlıkta, “İsa’nın Allah olduğuna inan, onu sev yeter senin bütün günahların bağışlanmıştır,” denir. Bu anlayış insanları günaha, ahlaksızlığa sevk etmiştir.
Hepimiz Allah’ın yarattığı varlıklarız. İnsan olma bakımından kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Üstünlük Allah katındadır. Bu da ancak ibadetle, takva ile olur. Lafla ile asla olmaz.
Ya Rabbi sen bizleri Seni seven ve seni sevdiği için senin emirlerini yerine getiren, yasaklarından kaçınan kimselerden eyle.. “Sadece Allah sevgisi bize yeter” dedirten şeytanın ve nefsin hilelerinden sen bizleri uzaklaştır. Bizi kendine kul kabul et, emaneti alma zamanına kadar emanetinde emin kıl. Amin.
www.muhabbetmedya.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.