Niçin En fazla Allah’ı sevmeliyiz? Allah’a Sevgimizi nasıl göstermeliyiz?

Niçin En fazla Allah’ı sevmeliyiz? Allah’a Sevgimizi nasıl göstermeliyiz?

Yüce Allah (cc) Kur'an-ı Kerim'de Bakara Suresinin 165. ayetinde insana, fıtratına yerleştirdiği sonsuz sevme potansiyelini nasıl kullanacağını anlatır.

Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya

“İnsanlardan bazısı Allah’tan başkasını Allah’a eşler ve benzer edinir de onları Allah’ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah’ı sevmesi ise daha şiddetlidir, daha fazladır.....”
(Bakara:2/165)

Allah her insanın fıtratına sonsuz potansiyeli bulunan bir sevgi duygusu yerleştirmiştir. Bu sevgi duygusunu insan muhakkak ki bazı nesnelere, ya da varlıklara kullanmak durumundadır ve kullanmaktadır.

Cahiliye arapları, Allah’a inandıkları halde elleriyle yaptıkları putları da O’na ortak koşuyorlardı. Kur’an’ın ifadesine göre putları Allah’ı sever gibi seviyorlardı. Çünkü insanoğlu neye tapıyorsa onu seviyordur, neyi fazla seviyorsa ona tapıyordur. Bu durum Kur’an’a göre insanın yaratılışına aykırıdır. Çünkü insana verilen sonsuz potansiyeldeki sevgi duygusu, öncelikle ezelî ve ebedî olan Allah’ı sevmek için verilmiştir.

Zira dünyada hiçbir şeyi sevmekle tatmin olmayan bu duyguyu, ancak her şeye gücü yeten, ezelî ve ebedî olan, insanın bütün ihtiyaçlarını ve arzularını karşılayabilecek olan Allah tatmin eder. Ama Bir olan Allah’ı tanımayan ve bilmeyen bir insan, Allah’a karşı olması gereken sevgisini, kimden menfaat görüyorsa ona yönlendirecektir. Putlar cansız varlıklardır. Fakat cahiliye döneminde bir de putların ticarî yönleri vardı.

Yani Kâbede bulunan 360 putun hepsi kabilelere aitti. Bu yüzden her yıl bu putları ziyarete gelen kabileler orada yaşayanlara büyük miktarlarda para kazandırıyordu. Bu ve başka sebepler putların önemini artırmıştı. Bu yüzden onlar, putları çok seviyorlardı. Aslında cahiliye dönemi insanlara putları severken, kendi menfaatlerini sevmiş oluyorlardı.

Diğer taraftan onlar, putları Allah’a ulaştıracak vasıtalar olarak gördükleri için de onları seviyorlardı. Onlar kendilerine put sevgisi merkezli bir dünya oluşturmuşlardı. Günlük yaşamlarının gidişatını bile putların yanında çektikleri fal okları belirliyordu.

Müminler ise Allah’ı onların putları sevmesinden çok daha fazla severler. Müminlerin Allah sevgisi çok fazladır, çok fazla olmalıdır. Çünkü Allah her şeyin yaratıcısı ve ihsan edicisidir. Allah sonsuz bir cemal ve kemal sebebidir. İnsanlar noksan olan varlıklara bile sevgi ve ilgi gösterirken bütün noksanlıklardan uzak olan Allah’a sevgi göstermemek, insanın içindeki duygularıyla ve mantığıyla çelişmesi anlamına gelir. Kendisine iyilik yapanı çok sever insan. Allah ise insana en büyük iyiliği yapandır. Çünkü insanı insan olarak yaratmış ve ona dünyada nimetlerinden istifade edecek azalar ve organlar vermiştir.

Güneşi doğduran, dünyayı döndüren, yağmuru yağdıran, bitkileri ve hayvanları yaratan ve bunları insanın hizmetine veren Allah’tan başkası değildir. Bu yüzden bu kadar sınırsız nimet ve güzellikleri veren, ihsan eden Allah’ı bizim her şeyden çok sevmemiz gerekir. Bu yüzden insanın kalbinde Allah sevgisi bütün sevgilerin üzerinde olmalıdır. İnsan Allah’a iman etmeli, ona isim ve sıfatlarıyla tanımalı ve O’nu severek O’na kalbini bağlamalıdır.

Bu sevgi ancak ibadetle, Allah’ın emirlerini tutup yasaklarından kaçınmakla gerçek sevgi olur. İşte böyle bir sevgiye ulaşan bir insan, bütün varlıkları da Allah namına sevebilir. Allah’ın yarattığı varlıklar olarak sevebilir. Ama fani şeyleri asla kalbini bağlamaz. Onların hepsini geçici birer varlık olarak sever

Allah bizi kendisini seven ve kendisine hakiki kul olan, sevgisini ibadetlerle tezahür ettiren insanlardan eylesin. Amin.

www.muhabbetmedya.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.