Kendi yararımıza iman etmek nasıl olur? İmanın insana faydaları, kazandırdıkları nelerdir?

Kendi yararımıza iman etmek nasıl olur? İmanın insana faydaları, kazandırdıkları nelerdir?

Kur’an’da Nisa Suresi 170. ayetinde ‘Kendi yararınıza olarak O’na inanın.’ Peki, Kendi yararımıza iman etmek nasıl olur? Allah'a iman etmenin faydaları ve önemi bu imanın insana kazandırdıkları nelerdir?

Abdullah Hakimoğlu - Muhabbet Medya

Ey insanlar! Resul size, Rabbinizden hakkı getirdi. Kendi yararınıza olarak ona inanın. Eğer inkar ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ındır. Allah her şeyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.

Nisa, 4/170

İman etmek, insan için en hayırlı olan bir davranıştır. Çünkü imanda bizi yoktan yaratan, her şeye gücü yeten, kalbimizden geçirdiğimiz en küçük hatıraları, arzuları dahi bilen ve istediğimizi verme kuvvetine sahip olan Allah’tır. İnsanın bulunduğu ortamda kendisini güven içinde hissetmesi, o insan için verilecek en güzel nimetlerdendir. Bir iş yerinde yapması gereken görevleri yerine getirmeyen bir memur kendisini güvende hissetmez. Her zaman endişeli hisseder. Bizler de bu kainat fabrikasında çalışan memurlar ve işçileriz.

Memurun yapacağı işler önceden belli olduğu gibi, insanın da yapması gereken işler önceden bellidir. Allah bizlerin memuriyet görevlerinin neler olduğunu en son ilahi ferman olan Kur’an’da bildirmiştir. İnsanlar olarak bizlere bildirilen en önemli görev imandır. Önce Allah’a sonra diğer iman esaslarına imandır. Bu görevi bilmek ve ifa etmek bizim hayrımızadır. Çünkü her şeyden önce bu kainat fabrikasının sahibi, bizim de sahibimiz olan Allah öyle istiyor. İbadet ve güzel ahlak da bu imanın iyice yerleşmesinden sonra geliyor. İmansız güzel ahlak sahibi olmak mümkün değildir. İmansız ibadet etmek mümkündür değildir.

O halde iman insanı insan yapacak prensiplerin kaynağıdır. Bu yüzden denmiştir ki, “iman insanı insan eder. Belki de sultan eder. Hakiki imanı elde eden bir insan kainata meydan okuyabilir.”

İnsanı bu dünyada mutlu edecek bir iman elbette ki bizlerin hayrınadır, iyiliğinedir, menfaatinedir. İmanı kamil olan kişiler, güzel ahlaklı birer insan olduklarından dünyada insanların en mutlusu olarak yaşarlar. Diğer taraftan, insan bu dünyada fanidir, geçicidir. Bir gün memuriyet görevine son verilecektir. Bu durumda insanın gideceği yer önce kabir, sonra Allah’ın huzurudur.

Kabirde ilk sorulan soru iman olacaktır. Münker ve Nekir melekleri “Men rabbüke” diye sorduklarında, “Rabbim Allah” diyebilmek büyük bahtiyarlık. Öyle bir bahtiyarlık ki, kıyamete kadar kabri nurlandıracak, cennet bahçelerinden bir bahçe haline getirecek kadar büyük bir bahtiyarlık…

Sonra Allah’ın huzurunda hesaba çekildiğimizde, kendisine şirk bulaşmamış zerre kadar kuvvetli bir iman, insanın cehennemden kurtulmasına vesile olacak kadar değerlidir. Önemli olan hayatımızı iman yörüngeli geçirmektir. İmana sahip olmak ve onu muhafaza ederek vefat etmek, imanla kabre girmek, bir insanın Allah hoşnut etmesinin, razı etmesinin de başıdır.

Bu yüzden ayet, “Fe aminû hayran lekün” buyuruyor. Sizin menfaatinize olarak iman edin...

Eğer bir kimse iman etmezse, dünyanın en mutsuz, en endişeli insanı olacaktır. Kendisini bu dünyada güvende hissetmeyecektir. Kainatın sahibine iman edip O’na sırtını dayayıp güvenmeyen bir insan kendisini nasıl güvende hissedebilir ki?

Peki Allah’a bunun bir zararı var mıdır? Asla.. Göklerde ve yerde olan her şey ‘O’nundur. Her şeyin O’nun olması, bazı insanların iman etmemeleri ile değişecek bir durum değildir. Gökteki güneşe karşı gözünü kapatan bir insan, güneşe bir zarar verebilir mi? Hayır. Böyle bir insan milyon kere “güneş yok” dese yine de güneşe bir zarar veremez. Güneş vardır, ona ışık vermeye ve onu ısıtmaya devam ediyor. Aynen öyle de insanlar birleşip her gün milyonlarca kere Allah yok deseler, bu onun varlığına, gücüne, kudretine, sevgi ve şefkatine zerre kadar zarar veremez. O vardır. Ve Varlığını her an yaratmasıyla, şefkat ve rahmetini göstermesiyle bizlere hissettiriyor. Önemli olanın kalp gözümüzü açarak bu Rahmetin, bu şefkatin farkına varmaktır. Allah bizim kendisine iman edip etmediğimizi biliyor ve her şeyi hikmetle yaratıyor.

Ya Rabbi sen bize imanımızda sebat ver. İmanın bizim hayrımıza olduğu fikrini anlamamızı sağla. Açık ve gizli her türlü şirkten bizi uzaklaştır. Bize Rahmetinle muamele et. Bizi huzuruna al. Bizi gazabından ve azabından uzaklaştır. Sana hakkıyla iman eden, seni hakkıyla seven ve sevginin gereklerini yerine getiren kullarından eyle. Amin.

www.muhabbetmedya.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.