Patlarken tuğlalar ayla birlikte
Nöbet kulesinin hemen dibine
Resmini çizerdik alyuvarların
Feryad etmesini isterdik şehre
Mısralarla dolu bu duvarların
Modanın gömdüğü nehardı gece
Köylerde erkenden uyurdu cerek
Varlığımız kış içinde bahardı
Arzuydu susmasın ezanlarımız
Arzuhal celbine düşülse gerek
Çınardı peruğa meydan okuyan
Gen iki milyarken bizden olmadı
Peruğa aşıktı cellat Çevik Bir
Gün aşka muhtaçken beş asil gençle
Kavradı onları buğday meydanı