Bundan başka İstanbul’u yok gözlerimin
Ellerimi yüzüme kapamışım
Kirpiklerim karışmış ağlamaktan
Islanmışım, İstanbul’la beraber
Yalnız bırakılmışım nedendir bilmem
Baktığım aynada Eyüp gözlü bir güzel
Diyorum, aynaya kırıl
Kırıl, kanatıver İstanbul’un ellerini
Bundan başka İstanbul’u yok ellerimin
Beşinci mevsimdir dağıttığım hüzün
Ne bir erguvan ne de mimoza
Ellerim bir demet İstanbul’dur benim
Banklar, gurbete aşık kardeşler dolu
Parça parça figan, canı çıkmış hasretin
Geliş gidiş, gelip geçici bir heves
Benim de kaygım İstanbul gibi terk ediliş
Hıçkırır yari yare özleten diyar
Heybesine düşmüşken binlerce köy uşağı
Adım başı adam, her adamda bir gurbet
Her adımda bin gözyaşı bu şehir
Bundan başka İstanbul’u yok yüreğimin
Sultan Ahmed, Süleymaniye, Ayasofya
Silüetinde Beyazıt, Galata, Kız Kulesi
Gözlere bir anda altı bin yılı düşürünce şehir
Serinletir türbelerin cevfini Alman çeşmesi