Bir ince yağmur yağıyor
Yeşermiş düzün üstüne
Kara bulutlar ağıyor
Ürperen özün üstüne
Baştan aşkın nice hayal
Gerçeğe bürünmüş masal
Okyanusta bir boş sandal
Süzülür hüzün üstüne
Gelmez yarınlara uçar
Kat kat perdeleri açar
Elleri koynunda naçar
Yığılır dizin üstüne
Giderir kederi gamı
Dağıtır türlü evhamı
Bu garip gurbet akşamı
Nur iner yüzün üstüne
Doğru eğri, yalan yanlış
Gönlü bir sevdaya salmış
Can evinde bir hoş yanış
Gül düşer közün üstüne