Bayram çocukların olduğu kadar yaşlılarındır. Dört gözle büyük şehirlere yolladıları oğullarını, kızlarını, torunlarını acaba gelecekler mi diye beklemektir bayram. Çocukların şekerleri kapı kapı topladıkları heyecanın aynısını yaşlı teyzelerimiz ve dedelerimiz dağıtmak için cam kenarında bekleyerek yaşar.
Teknolojiyle beraber değişen ve unutulan geleneklerimizden ziyade bayram heyecanı hala değişmeyen duygularımızdandır. Bu heyecanı gençler "Bayramda köye gitmeyelim de gezelim" diyerek geçirseler de büyüklerimiz "Bu bayram torunlarım gelse..." ümidiyle geçirir.
Geleneksel köy bayramlaşmalarını görmüş, tatmış birisi olarak bu bayram annemlerin peşine düştüm. Memleketin şirin bir kasabasında, içinde kimlerin yaşadığını bilmediğim evlere girdim. Bayram kutlamak başta sıkıcı gibi gelse de büyüklerimin yüzlerindeki mutluluğu görmek, hatta yılların anılarını sırtlanmış tabloların olduğu misafir odasında ağırlanmak ve sadece bayramdan bayrama açılan kolonya ile karşılanmak inanılmaz iyi hissettirdi.
"Allah nice bayramlara kavuştursun yavrum!" onların samimi bir o kadar da sımsıcak bu duaları ve titreyen elleri eşliğinde sonraki bayram gene gelin bakışı kalbimi ısıtmaya yetti.
Bizi biz yapan geleneklerimiz var dostlar. Belki bir sonraki bayramda yanımızda olmayacak dostlarımızla daha sıkı bağlanabilmemiz için bayramlar bizlere bir fırsat. Sizinde çevrenizde sadece bayramlarda açılan kolonyalı teyze ve dedeleriniz varsa bu bayram kısa da olsa bir ânı birlikte kutlayın. O kısacık an onları mutlu etmeye yetecektir.