Kişideki duygu, kişiyi hareketlendiren en önemli adımdır. Kişi duygusuyla olaylara cevap verir. Duyguyu dengelemek, sağlıklı davranışın arkasındaki en mühim unsurdur.
Bazen kişi bazı duygulardan yana yara almıştır. O duygudur onun canını yakan, karşısındaki kişiler değildir. Kişi karşısını görür, çünkü orası perdelidir. Yaratıcı kişinin duygusunu dengelemesi için karşısına öyle birilerini çıkartmıştır.
Ötekileştirdiğin, dibinde bitiyor değil mi?
Yakınlaştırmak istediğin, uzaklaşıyor değil mi?
Karşıya fazla verdiğinde, karşındaki cüretkar oluyor değil mi?
Belkide RAB! Haddi aşma, dengede ol diye, mesaj gönderiyor.
Kişideki duygu hali kişiyi hırpalıyorsa, o duyguyu değiştirirse, yolu selametli olur.
Selamet yolu tek değildir. Hepimizin yolu kendine güzel ve doğrudur. Kimi yolu bisikletle, kimi uçakla kimi jetle gider. Kişilerin hizmet etme yolları ayrı olabilir. Mizaçları farklı, algıları farklı olabilir ancak hepimiz fani, hepimiz Allah’ın kullarıyız. Hepimiz parçaların bütünüyüz. Hep benim yolum doğru anlayışı, fitne ateşidir.
Bizler gözde olmayı severiz. İyileri kucaklar, Bize kötü görünenlerden yüz çeviririz. Oysa bize kötü göründü diye karşıya kötü değil belki de. Onun iş yapışı ona güzel, belki yolunu öyle bulacak. Fakat hemen bir ötekileştirme…
Hep önde olma, en iyi olma, en iyiyi bilme, kişinin kendine en büyük zulmüdür. Kişinin ‘en’ olma duygusu, kişinin kendisine ve çevresine zulmüdür.
En iyi işi o yapmalı;
En iyi anne-baba o olmalı;
En iyi evlad onun olmalı,
En iyi neyse…
Aşırılıklarımız…
Hadsizliğimiz…
Ne kişi, en iyi olabilir.
Ne de karşısındaki en iyi olabilir. Bu yüzden ki,
Kimse bütün olarak ne en iyi, ne de en kötü olamaz. Hoşumuza gitmeyen şeylerden dolayı küçümsemek, alaya almak, kin gütmek, küsmek, vazgeçmek zulümdür. Düşmanlığa çalışmak kolay olandır. Asıl mesele kendi iç dünyandaki duygularına çalışmaktır. Kişiye zararı, düşmanı yada hoşlanmadıkları değil, asıl içindeki düşmanı olan duyguları sağlıklı yönlendirememesidir. Duygunu dengele böylece hayatın dengelensin ve sağlıklı kalabilesin.
Evi tamamen temiz tutmak kolay mı? Duyguları da dengede tutmak öyledir. Nasıl ki, evi daima temiz tutamıyoruz diye temizlik yapmaktan vazgeçmiyorsak, duygularımızı da dengeye getirmekten vazgeçmemeliyiz. Kısacası sorun varsa, kişilerde değil duygularımızda vardır, en azından bunu bilmeliyiz. Her şey istediğimiz gibi olamaz. “Hep benim ki doğru algısı” şeytanın vesvesesidir.
Hatırla, kişi aynı duyguyla yola devam ediyorsa ve bu durum ona ciddi zarar veriyorsa, kişi bu noktada bir karar verip duygusunu değiştirmeli. Böylece sonuç değişir, yol selametle devam eder. Yolun anahtarı duyguların… En iyi olsun derken, mesafeler açılabilir oysa muhatabı tanıyıp, kapasitesini bilip, olanı kabul edip saygı göstermek en sağlıklısı olsa gerek. Gönül dünyamız, duygularımızı dengede tutma yolculuğumuzda Rabbimiz yar ve yardımcımız olsun. Dengede bir ömür dualarımla…