Yaşadığımız yer büyük bir saray ve bu sarayın kendine has kuralları vardır.
Sarayın sahibi biricik değerli misafirlerini zenginliğine şahit olunsun diye çeşitli imtihanların içinde ikramlandırır. Bu sarayda yaşamanın bazı kuralları vardır, onlardan bahsedeceğim.
Bu Kuralların ilki misafir memurun ne kadar su içeceğinden tutun, rızkının ne kadar olacağı ve biricikliğine kadar bellidir. Misafir memur hayır ve şer nisbetinden neye niyet ederse, o iş için ona yardımcılar gönderilir. Her misafirin ne kadar nimetlendirileceği belli olup, kimse kimsenin hakkını yiyemez. Oldu ki, sarayda başkasının nimetini aldı, o rızıkta onun adı yazdığı için aldı. Misafir bu rızkı diler helal den diler haramdan elde eder. Niyetinin ekmeğini yer. Niyet ettiği ona verilir.
Kişiye sadece rızkı ulaşır, Hırsızlığa niyet eden, hırsızlık yapar.
İyilik yapmaya niyet eden, iyilik yapar.
Niyet gizli bir bir anahtardır.
Niyetle kapılar açılır.
Kuralların ikincisi misafir memur, ev sahibinin verdiği, vermediği her nimete razı olup, şükür etmekle görevli iken başkasının nimetine göz dikmesi ona ceza olarak yetecektir. İçini kemiren bu hisle, kendisine verilen diğer nimetleri perdeleyip, isyana düşer. Bu tam bir nankörlük olduğundan, ceza ansızın gelir. Memur olan misafir nefsine mağlup olup, sarayın içinde geçici süreliğine verilen, ardından başkalarına verilecek olan hayır ve şer nispetinden şeyleri sahiplenmeye kalkışırsa, misafirliğini unutursa, sarayın sahibini unutma hükmünden, sarayın sahibine ihaneten yargılanacaktır. Misafir izler, minnettar olup, sahiplenmeye kalkmaz.
Kuralların üçüncüsü misafir memur ihtiyaçlarını sadece sarayın sahibinden beklemeli ve istemeli aksi takdirde, diğer misafirlerden isteyip, beklentiye girdiğinde, umduğu o beklentileri ona verilmez. Beklenti içine girdiğin kimsenin gücü onu, sana vermeye yetmez. Sarayın sahibinden bekleyenlerin istekleri, rızıkları ummadıkları yerden de gelir. Hz. Hacer etrafında çaresizce su ararken, zemzem suyu, Hz. İsmail’in ayağının altından çıkmıştır.
Son kural sarayda misafir memurların has bir memur olup olmadığı ise ansızın ummadıkları yerden gelen imtihanlarla kuşatılır. İmtihanları geçen misafir memurların dereceleri yükseltilir.
Hatırla, sarayın sahibinin biricik değerli bir memurusun. Şayet, sarayın kurallarına uygun davranır, niyetini halis tutup, ihtiyacını sadece sarayın sahibinden ister, verdiğini, vermediğini O’ndan bilip, razı olursa, ummadığın yerden rızıklandırır ve imtihanlarla derecelerini arttırır. vesselam. Farkındalığı bol olanlarda olma duasıyla güzel haftalar dilerim..