Yakında bir seçim olacak. Herkes oyunu kullanacak ve kendisine göre gerekçelendirdiği bir adaya oy verecek ya da bir partiye.
Seçimler insanın özgür iradeye sahip olduğunu gösterir. Ve özgür olan, demokrasiyi benimsemiş ülkelerde hür seçimler yapılır.
Diktatörlükle yönetilen, baskıcı rejimlerde seçimler ya yapılmaz ya da yapılırsa da, bir zamanlar ülkemizde olduğu gibi açık oy, gizli tasnifle yapılır. Yahut da göstermelik adaylar çıkartılır sadece seçim yapılıyor imajı verilmek için.
İnsan olarak yaratılmışız biz. Bizi yaratan Allah bizlere özgür bir irade vermiş. Tek sermayemiz de zaten irademizdir. İradenin bir adı da ihtiyardır.
Bizde yaşı biraz ileri olanlara da ihtiyar denir malum. Ama bu onların iradelerini daha dikkatli kullandıkları anlamına gelir. Gençlikte yapılan hatalar artık yapılmaz olur. yaşanılan hikayelerden ibretler alınmıştır. İrade ve ihtiyar güçlenmiştir.
Rabbim bize iradeyi niçin vermiştir? Örneğin hayvanlarda ve meleklerde irade yoktur. Özgür irade gücüyle donatılmayan varlıklar sorumlu da değillerdir bu yüzden. İnsan ise seçimlerinden sorumludur. Çünkü özgür iradesi vardır onun. Hür doğar, hür yaşar insan. Akıl-baliğ olana kadar seçimlerinden sorumlu değildir o. Ama daha sonra sorumludur.
Bu yüzden hayvandan ayrılır insan. Hayvanların özgürlüklerini sınırlayacak bir şey yok. İnsan da hayvanlara bakarak “ben de onlar gibi her şeyi serbestçe, hiçbir kural tanımadan yapacağım” derse, hayvandan daha da aşağı düşmüş olur.
İnsana verilen özgür irade ile yaptığı her seçim hesabı sorulacak olan bir seçimdir.
Her zaman karşımıza aday fiiller, davranışlar çıkar. Kötü aday fiil, iyi aday fiil, kötü aday davranış, iyi aday davranış. Biz daima seçim yaparız. Hayatımızın her anı seçimle geçer. Seçtiklerimiz bazen başımıza büyük belalar açar. Bazen de bizi dünyada ve ahirette mutlu edecek seçimler yaparız.
İnsan aldanır çoğu zaman. Seçimlerinde ya nefsi aldatır insanı. Ya şeytanın tuzağına düşer. Veya kötü arkadaşın kurbanı olur. okudukları, dinledikleri, ilgilendikleri her seçimini etkiler.
Her seçim bir sorumluluktur. Bu yüzden sadece ülkemizdeki genel seçimlerde değil, her an yaptığımız seçimlerde kılı kırk yararcasına dikkatli olmalıyız. En iyi, iyinin düşmanıdır derler. İki kötü arasında en az kötüyü seçmek de bir yoldur. Hem de iyi bir yoldur. Fıkıh kuralı olmuştur “ehven-i şerri ihtiyar etmek” yani seçmek.
Arkadaşlarımızı seçerken de, başımızdakileri seçerken de kusursuz insan, kusursuz hükümet aramak boş bir hayal. Kusursuz arkadaş olmaz, kusursuz hükümet de olmaz. Önemli olan insanın da hükümetin de iyiliklerinin kötülüklerinden daha fazla olmasıdır.
Patates soğan seçerken dikkat etmezsek, birkaç kilo zayi olur. Ama idarecilerimizi seçerken yapacağımız hatalar ve yanlışlar dört –beş yıl telafisi mümkün olmayan zararlar verebilir. Davranışlarımızı seçerken yapacağımız yanlışların zararları da ahirete kadar uzanır.
Seçimle yatıp seçimle kalktığımız şu günlerde, her an zaten seçimler yaparak kendi günlük hikayemizi oluşturduğumuzu da unutmayalım. Kendi hikayemizin defteri Hafiz olan Allah tarafından muhafaza ediliyor zaten. Bir gün , “oku iradenle yazdığın bu kitabı” denilecek bize. Okuyacağız ve hikayelerimizden sorguya çekileceğiz. Kim yüzünün kararmasını ister ki. Yüzü ışıl ışıl olacak, okuduğu hikayelerinden keyif alacak kimselerden olmak isterim ben şahsen.
Bu yüzden seçimlerimize dikkat etmeliyiz diyorum. Genel seçimler, bizim anlık seçimlerimizin önemini unutturmasın bize.
Her zaman hesabını verebileceğimiz seçimlerde bulunmak temennisiyle.