İnsanoğlu hayatın kurallarına cahil olarak geliyor yeryüzüne...
Ve bir ömür boyu bilmediklerinin cahili olarak hayat sürüyor.
Bilmediklerimi ayaklarımın altına alsam başım bulutlara ulaşırdı diyen Hz Ali, ilmin kapısı olmakla beraber bilmediklerinin de itirafçısı..
İnsan bildikleri ile sınavı, uygulamadıkları ile bozulmayı göze alan cahil bir yaratılışta..
"Gerçek şu ki, biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir."
Ahzap 72
İnsan daima bilmeye muhtaç durumda iken bildikleri ile alemin sadece görünen yüzünü algılamaya çalışıyor.
İnsan bilmediklerinin kendisini çepeçevre kuşattığını ve ne bilirse bilsin bir şeylerin hep eksik kalacağını idrak edemediğinde, geldiği nokta da kendine ve ilmine güvenerek yenilenmeye kapalı, gelişime uzak kalabiliyor..
Oysa hayat bir tecrübe meydanı, olaylar da sınav materyalleri ve derin manalar içeren mektuplar...
Asansörün kapısı açılınca, ufak bir cins köpek içeri dalmakla kalmadı ayaklarıma dolanmaya başladı.. Refleksi olarak tepki verince sahibi ipini çekerek Çeri, Çeri diye uyaran bi tonlamayla seslendi köpeğine.
Sonra korkmuş olacağımı düşünüp özür diledi benden. Çeri de sahibi kızınca mahcup edasıyla köşeye çekildi. Az sonra sevimli hayvana selam verdiğimde tekrar hareketlendi, sesler çıkarmaya başladı.
Çeri, nasıl bir mektup bana? diye hızlıca düşünürken bilmediklerimin içine bunu da yazdım. Zihnimde bekle bakalım ne yazıyor olabilir mektupta dedim kendi kendime...
Göz göze geldiğimiz asansör yolculuğunda; o, benim arkadaşım, yoldaşım, muhafızım Kıtmir'im dedi köpeğin sahibi..
Dün gece sabaha kadar kapımız açık kalmış ve Çeri kapının önünde, betonun üzerinde uyumuş bütün gece diye övünçle söyledi köpeğini kucağına sevgi ile bastıran genç hanım..
Duyduklarımdan pek bir fazlaca heyecanlandığımı anlayınca köpeğinin maharetine olduğunu sandı genç kadın...
Oysa, az önce merak ettiğim Çeri Mektubunu böylece okumuş olmak beni oldukça heyecanlandırmıştı..
Çeri'nin başını hayranlıkla okşayıp çıktım asansörden..
Sadakatli davranmaya kodlanmış olarak dünyaya gönderiliyor köpekler. Sahibini tehlikeden korumayı görev bilip sabaha kadar Kıtmir oluyor kapının önünde.
Süreç tüm hayvanlarda ve bitkilerde böyle işliyor. Programlanmış olarak geliyorlar hayata onlar. Ne yapacakları önceden belli. Yazılımları harika ve şaşmaz şekilde işliyor..
Oysa her davranışını düşünerek, seçerek karar verip hareket eden insanoğlunun bildikleri ve bilmediklerinin toplamından ibaret oldugunu tekrar okuyorum birkaç dakikalık asansör yolculuğunda .
İnsanoğlunun cehalet ile sınavı hiç bitmeyecek..
Ölüm kalım mücadelesi verir gibi insan olma yada insan olamama mücadelesi veriyor olduğunu fark edebilmesi ile seçimlerini hayır olanda kullanmasını kolaylaştıracak..
Hayvanlar hazır paket program olarak yaşıyor dünyada..
İnsanlar ise seçim yapa yapa kendilerini hazırlıyor..
Çeri mektubunda insanlığımı tekrar okuyarak cahilliğimi fark ediyorum ve şüphesiz insan çok cahil ve nankördür demeden edemiyorum..