Engelin Değil, Gönlün Yürüdüğü Yol: Bülent Abi

Ahmet Yılmaz

Makaleyi Dinlemek İçin Tıklayınız

Bazı insanlar vardır; adımları yavaşlar ama gayretleri hiç durmaz. Bedeni yorulur ama yüreği koşmaya devam eder. İşte Bülent ERTEKİN Abi, o insanlardan biri…

Beş altı senedir bacaklarındaki rahatsızlık sebebiyle her adımı bir imtihan, her yürüyüşü sabır kokan bir dua belki. Fakat hizmete gelince… Sanki ayaklarına görünmez bir kuvvet bağlanmış da onu gayret ufuklarına taşıyor. Sanki kalbi “Durmak bana yakışmaz!” diye atıyor.

O, engelin ne demek olduğunu bedeniyle biliyor; fakat engelin gerçek mahiyetini ruhuyla çoktan aşmış. Çoğu sağlıklı insanın yapamadığı hizmetlere öyle bir koşuyor ki, görenler hayret ediyor, duyanlar mahcup oluyor. Hizmet sahasında adeta bir bayrak gibi… Sarsılsa da düşmeyen, gölgede kalsa da ışığını kaybetmeyen bir bayrak.

İman ve Kur’an davasına öyle bir bağlılığı var ki, sanki her gittiği yere görünmez bir ümit taşıyor. Kapısı çalınan her gönüle bir teselli, yorulan her cana bir nefes, kırılan her kalbe bir merhem olmaya uğraşıyor. Gücü yettiği kadar değil; gücünün ötesine geçerek, “Hizmette engel olmaz” sözünü adeta yeniden yazıyor.

Bazen bir kardeşinin derdini dinlerken gözlerindeki şefkat, insanın içine işleyen bir ayet gibi duruyor; bazen teşvik ederken sesindeki coşku, sıradan bir cümleyi şevk ateşine çeviriyor. Onun hâlinde anlatılamayan bir şey var: Engelini değil, davasını konuşan bir ruhun sessiz kahramanlığı.

Evet yürümekte zorlanıyor…

Fakat hizmette öyle koşuyor ki, onu gören birçok insan kendi tembelliğinden utanıyor. Sanki Bülent abi, gayretin kitaba sığmayan tarifidir; sabrın ete kemiğe bürünmüş hâlidir; imanla direnen bir yüreğin adıdır.

Ona bakınca insan şunu anlıyor: Asıl engel, bedende değil; gönülde başlar.

Gönlünü Allah’ın davasına adamış bir kul içinse hiçbir engel gerçek bir engel değildir.

Bülent abi…

Sen yalnızca bir hizmet adamı değilsin; aynı zamanda bir hatırlatma, bir ikaz, bir ders gibisin bizlere. Zayıflığımızı yüzümüze vuran bir ayna, güç bulmamıza vesile olan bir nefes, yeniden gayrete gelmemize sebep olan bir vesilesin.

Gayretin takdire şayan, sabrın ibretlik, hizmetin örneklik.

Bu dava; senin gibi sessizce, gösterişsizce, yorulmadan yürüyenlerin omzunda duruyor.

Rabbim gayretini daim, adımlarını bereketli eylesin.

Sen, bu hizmet yolunun mütevazı kahramanlarından birisin…

Ve bil ki:

Sen koştukça, biz utanıyoruz;
Sen koştukça, biz de koşmak istiyoruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.