6 maddede yönümüzü ebedi hayata çevirmek

Peygamberimiz'in (s.a.v) bu hadis-i şerifi yönümüzü ve dikkatimizi dünya hayatından ebedî hayata yöneltecek 6 mesele üzerinde düşünmemiz ve çalışmamız gerektiğini nasihat ediyor. Bir nevi ebedi hayata hazırlanmanın eylem planı gibi...

Said Ali Ümit - Muhabbet Medya

“Dünyada misafir gibi olun. Camileri ev edinin. Kalplerinizi inceliği ve yumuşaklığa alıştırın. Çokça tefekkür edin ve ağlayın. Nefsinizin kötü arzuları sizi ayrılığa düşürmesin. İçinde oturamayacağınız binalar yapıyorsunuz, yiyemeyeceğiniz şeyler topluyorsunuz. Ulaşamayacağınız emeller besliyorsunuz.”
(Camiüssağir,C.4, s.1352)

1.Dünyada misafir gibi olmak

Biz dünyada misafiriz. Bu dünya misafirhanesinde ebedi olarak kalmamız mümkün değildir. Misafir olan kimse ev sahibine tabidir. Onun izni olmaksızın evden bir şeyi alıp götüremez. Onun izni dairesinde hareket edebilir. Bu böyle olmasına rağmen, çoğumuz dünyada ebedi kalacakmış gibi davranıyoruz. Halbuki bu dünya ebedî kalmak için yaratılmış bir menzil değildir. Belki Cenab-ı Hakkın ebedî ve sermedî olan cennetine gitmek için bir han ve bir bekleme salonudur, bir konuk evidir. Bir müddet sonra bu salondan ve bu konuk evinden çıkıp yolumuza kabir istasyonuna kadar devam edeceğiz. Bu şuur ve bilinç içinde yaşayan bir insan, hayatın sadece dünyada yaşamaktan daha büyük bir amacı olduğunu anlar ve ona göre hareket eder.

2.Camileri ev edinmek

Beş vakit namazlarımızı camide kılmaya çalışmalıyız. Camiye gitmeyi bir alışkanlık haline getirmeliyiz. Namazları camide kılmanın huzuru da, sevabı da farklıdır. İnsan camide ibadete daha iyi konsantre olmaktadır. Hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde Allah’ın gölgesinde gölgelenecek yedi kişiden birisi de, kalbi mescidlere bağlı gençlerdir. Cami cemaatle namazların kılındığı yerdir. Camiye gitmeyi alışkanlık haline getiren bir insan cemaatle tanışıp kaynaşır. Hayatı onlarla paylaşmayı öğrenir.

3.Kalplerinizi inceliğe yumuşaklığa alıştırmak

Merhamet ve şefkat sahibi olmalıyız. Karıncanın incinmesi, kuşun kanadının kırılması kalbimizi titretmeli. Hastalara, yoksullara, kimsesizlere acımalıyız, onlara yardım etmeliyiz. Katı kalpli insan kendisine de başkasına da yüktür. Bir hadiste bildirildiği gibi merhamet etmeyene merhamet edilmez.

4.Çokça tefekkür edip ve ağlamak

Peygamberimiz (s.a.v) efendimiz bir başka hadis-i şeriflerinde “bir saat tefekkür bir sene nafile ibadetten hayırlıdır” buyurmakta tefekküre teşvik etmektedir. Kur’an-ı Kerim bir çok ayeti tefekküre yönlendirmektedir. Her şeyden önce kendimiz ve kainattaki varlıklar üzerinde tefekkür etmeliyiz, düşünmeliyiz. Kendi durumumuzu tahlil etmeliyiz. Allah’ın emir ve yasaklarını düşünmeliyiz. Biz Kur’an ahlakının ve ibadetin neresindeyiz?

Tenhalarda bu tefekkür bizi ağlatmalı. Ayrıca kendi günahlarımıza ve başkalarının günahlarına ağlamalıyız. İnsanların imansız olması bize üzmeli. Bu üzüntü bizi kendimize ve onlara yardım etmeye sevk etmeli.

5.Kötü arzuların ayrılığa düşürmesini mani olmak

Nefsimizin isteği kötü, haram olan şeyler, sizi Allah’tan ve Resulünden uzaklaştırmamalı. Nefsimiz bize değil, biz nefsimize binmeliyiz. Nefis bizim dizginimizi eline alırsa bizi uçurumlara sürükler, en son da cehenneme götürür. Ama biz nefsimizin dizginlerini elimize alırsak, cennet bahçelerine doğru gideriz.

6.Ulaşamacağımız emellerden vazggeçmek

Tul-i emel sahibisiniz. Dünyaya kazık çakacağımızı zannediyoruz. Bu yüzden dünyada sanki ebedi yaşayacak gibi nazlanıyoruz. İnsanı bu yalnızca bu dünya için çalıştırmaya sebep olan bu uzun emeldir. Bunu bırakarak dünyada huzuru yakalar, yönümüzü ahirete çevirebiliriz.

Uzun emellerimizi sadece ölümü düşünerek bırakabiliriz. O zaman yiyemeyeceğimiz şeyleri toplamayız. Oturamayacaklarımızı da yaptırmayla başa çıkamayız. O takdirde bizim ile birlikte götüremeyeceklerimizi de sadaka olarak dağıtırız. Zaten Peygamberimiz de (s.a.v) öyle yapmıştı. Biz de onun yolundan gitmeliyiz.

www.muhabbetmedya.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

HADİS-İ ŞERİF Haberleri