Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kur’ân âyine ister, vekil istemez.”
(Sözler, Lemeat, S:956/1)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kur’ân âyine ister, vekil istemez.”
(Sözler, Lemeat, S:956/1)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Ümmetteki cumhuru, hem avâmın umumu(halk tabakasının çoğunluğu), burhandan ziyade(delilden ziyade) mehazdaki kudsiyet (kaynağın kudsi olması) şevk-i itaat verir, sevk eder imtisale (iteat etmeye yönlendirir).”
(Sözler, Lemeat, S:956/2)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Şeriat, yüzde doksanı müsellemât-ı şer’î, zaruriyât-ı dinî (dinin esas ve temel meseleleri) birer elmas sütundur. “
(Sözler, Lemeat, S:956/3)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“İçtihadî (amel ile ilgili meselerde, ortaya konan görüş), hilâfî (ihtilaflı olan), fer’î(teferruat, ayrıntı) olan MESÂİL, yüzde ancak on olur.”
(Sözler, Lemeat, S:956/4)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Doksan elmas sütunu, on altının sahibi kesesine koyamaz, ona tâbi kılamaz.”
(Sözler, Lemeat, S:956/5)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Elmasların madeni, Kur’ân ve hem hadistir. Onun malı; oradan her zaman istemeli.”
(Sözler, Lemeat, S:956/6)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kitaplar, içtihadlar Kur’ân’ın âyinesi ”
(Sözler, Lemeat, S:956/7)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“…yahut dürbün olmalı. Gölge, vekil istemez o Şems-i Mu’cizbeyan (Apaçık görünen).” (Sözler, Lemeat, S:956/8)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Mubtıl (hakkı batıl gören), bâtılı hak nazarıyla alır. “
(Sözler, Lemeat, S:956/9)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“İnsandaki fıtratı (yaratılış itibariyle) mükerrem (şerefli) olduğundan, kasten (isteyerek) hakkı arıyor.”
(Sözler, Lemeat, S:956/10)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Bazan gelir eline, bâtılı hak zanneder; koynunda saklıyor.”
(Sözler, Lemeat, S:956/11)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Hakikati kazarken, ihtiyarı (tercihi) olmadan dalâl (sapkınlık) düşer başına; hakikattir zanneder, kafasına geçirir.”
(Sözler, Lemeat, S:956/12)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kudretin âyineleri çoktur. Kudret-i Zülcelâlin (Sonsuz güç sahibi) pek çoktur mir’atları (Aynaları).“
(Sözler, Lemeat, S:956/13)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Herbiri ötekinden daha eşeff (Çok Parlak) ve eltaf (Çok Hoş ve Güzel) pencereler açıyor bir âlem-i misale (Görünen Aleme).”
(Sözler, Lemeat, S:956/14)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Sudan havaya kadar, havadan tâ esire, esirden tâ misale, misalden tâ ervâha, ervahtan tâ zamana, zamandan tâ hayale, hayalden fikre kadar muhtelif âyineler, daima temsil eder şuûnât-ı seyyâle.”
Açıklama: “Cenab-ı Hak’ın; Toprakta, havada, suda, ateşte, ruhlar âleminde, misal âleminde, uhrevî âlemlerde tecellisi farklıdır.” (Kaynak: Sorularlarisale.com sitesi)
(Sözler, Lemeat, S:956/15)