Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kulağınla (kulakla işit) nazar et (akılla düşün…) âyine-i havaya: Kelime-i vahide (bir tek kelime), olur milyon kelimat (kelimeler). Acip istinsah (hayret edici şekilde nüshaları çoğaltılır) eder o kudretin kalemi, şu sırr-ı tenasülât (çoğalma sırrı).”
(Sözler, Lemeat, S:956/21)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Temessülün (yansıma, görünme) aksâmı (kısımları) muhtelifedir (çeşitlidir).
(Sözler, Lemeat, S:957/1)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Âyinede temessül (yansıma), münkasım (kısımlara ayırma) dört surete:
(Sözler, Lemeat, S:957/2)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Ya yalnız hüviyet (kimlik,suret), ya beraber hâsiyet (özellikler), ya hüviyet hem Şule-i mahiyet (özelliğe ait parıltı), ya mahiyet hüviyet (varlığa ait tüm özellikler).”
(Sözler, Lemeat, S:957/3)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Eyvah! Aldandık. Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle bütün bütün zâyi ettik. Evet, şu güzerân-ı hayat, bir uykudur; bir rüyâ gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi, bir rüzgâr gibi uçar gider.“
(Sözler, 17.Söz, S:193)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Nur-u akıl (aklın nuru) kalbden gelir “
(Sözler, Lemeat, S:958/1)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Zulmetli münevverler (kendini aydın, kültürlü görüp aslında cehalet karanlığında olanlar) bu sözü bilmeliler: Ziya-yı kalbsiz (kalp ışığı) olmaz nur-u fikir münevver (fikir ve düşüncelerde bir aydınlanma).”
(Sözler, Lemeat, S:958/2)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“O nur ile bu ziya (ışık) mezc (birleşme) olmazsa zulmettir; zulüm ve cehli fışkırır.”
(Sözler, Lemeat, S:958/3)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Nurun libasını (elbisesini) giymiş bir zulmet-i müzevver (Aydın gibi görünen kapkaranlık insanlar). “
(Sözler, Lemeat, S:958/4)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Gözünde bir nehar (aydınlık) var; lâkin ebyaz (beyaz olan kısım) ve muzlim (karanlık-görme işini yapmıyor) . İçinde bir sevad (gözün içindeki siyahlık) var ki bir leyl-i münevver (gece aydınlığı-görmemizi sağlayan) .“
(Sözler, Lemeat, S:958/5)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“(Gözdeki siyahlık) O içinde bulunmazsa, o şahm-pâre (yağ parçası) göz olmaz, sende birşey göremez (Sadece beyazdan oluşan göz, görmez). ”
(Sözler, Lemeat, S:958/6)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Basiretsiz (ileriyi göremeyen-maneviyatı zayıf) (kalp, gözün siyahı gibidir) basar (görme) da para etmez (kalpten ışık almayan ve beslenmeyen göz, sadece beyazdan oluşan bir gözdür.görmez-para da etmez).”
(Sözler, Lemeat, S:958/7)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Ger fikret-i beyzâda (Aklın nuru) süveydâ-i kalb (Kalbin ortasındaki noktadan ortaya çıkan güneş ışığı gibi olan ışık) olmazsa, halita-i dimağî (Beyinde birleşen karışım) ilim ve basiret(kalp gözünün açıklığı) olmaz. “
(Sözler, Lemeat, S:958/8)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Kalbsiz akıl olamaz.” (Kalbin ışığı olmazsa; aklın aydınlanması ve aydınlatması mümkün değildir.)
(Sözler, Lemeat, S:958/9)
Hazırlayan: Ekrem Uçar
“Nefis Rabbisini (yaratanını) tanımak istemiyor; Firavunâne kendi rububiyet istiyor. Ne kadar azaplar çektirilse, o damar onda kalır. Fakat açlıkla o damarı kırılır. “
(Mektubat, 9.Nükte,S:574/1)